#smrgSAHAF Sen Kalk Da Ben Yatam: Tören, Bayrak ve Heykel -

Stok Kodu:
1199180474
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
280 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2015
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199180474
566551
Sen Kalk Da Ben Yatam: Tören, Bayrak ve Heykel -
Sen Kalk Da Ben Yatam: Tören, Bayrak ve Heykel - #smrgSAHAF
0.00
Türkiye'nin en büyük "pop figürü" Mustafa Kemal Atatürk üzerine şimdiye dek çok şey yazıldı. "Ebedî Şef" genelde katıksız övgü ile yazı konusu oldu. Son yıllarda "Atatürk"e değil, "Mustafa Kemal"e de bakabilen kimi denemelerle karşılaşıyoruz. Kendisi ve algılanma bağlamları halen tartışmaya açılmış sayılmazsa da, akademik ve edebî karşı çıkışlar kısmen izlenebiliyor.

Eleştirelliği elden bırakmadan, yoğun istihza ile yazılmış bu yazılar, Roni Margulies'in iki koleksiyonundan oluşuyor: İlki, çoğu Taraf gazetesindeki "Solduyu" köşesinde yayımlanan yazıları; ikincisi, çoğu ilk defa bu kitapla gün ışığına çıkan siyah-beyaz tören, büst, heykel fotoğrafları. Atatürk büstü önünde fotoğraf çektirenler, "Atam sen kalk da ben yatam" törenlerinde şiir okuyan çocuklar, statlarda bedenleriyle Atatürk imzası oluşturanlar, Kemalist düsturları yazanlar… Margulies'e şunları düşündürenler: "Vay be! Çocuklara ne eziyet etmişler! Nazi törenlerine, Kuzey Kore'deki heykellere ne kadar benziyor!"

Resmî ideolojiyi eleştiren, Kemalizmin aşırılıklarını alaya alan bu yazılar, yıllarca sahaflardan, ahbaplardan ve gazete arşivlerinden toplanan siyah beyaz fotoğraflarla beraber bize "yeni" bir şey öneriyor. Törene, bayrağa, heykele ve ezberlere yeniden bakmayı… Bu, nereden bakarsak bakalım, cesur bir öneri.

"Kemalistlerin demokrasi anlayışı zaten şöyle bir şey değil mi: Yığınlar bilinçsiz ve karanlığa açıktır; bu nedenle kendileri için neyin iyi, neyin kötü olduğunu bilmezler; kendi kendilerini yönetemezler. Bilinçli ve aydınlığa açık olan, silahlı ve üniformalı kişiler bilinçsiz yığınları yönetir. Bu yönetim şekline demokrasi denir. Zaten eski Yunanca'da "demos" kelimesi "Genelkurmay Başkanlığı" anlamına gelir, "kratos" ise Atina şehir devletinde hüküm sürmüş olan bir tür Özel Harp Dairesi'dir." - Roni Margulies

Türkiye'nin en büyük "pop figürü" Mustafa Kemal Atatürk üzerine şimdiye dek çok şey yazıldı. "Ebedî Şef" genelde katıksız övgü ile yazı konusu oldu. Son yıllarda "Atatürk"e değil, "Mustafa Kemal"e de bakabilen kimi denemelerle karşılaşıyoruz. Kendisi ve algılanma bağlamları halen tartışmaya açılmış sayılmazsa da, akademik ve edebî karşı çıkışlar kısmen izlenebiliyor.

Eleştirelliği elden bırakmadan, yoğun istihza ile yazılmış bu yazılar, Roni Margulies'in iki koleksiyonundan oluşuyor: İlki, çoğu Taraf gazetesindeki "Solduyu" köşesinde yayımlanan yazıları; ikincisi, çoğu ilk defa bu kitapla gün ışığına çıkan siyah-beyaz tören, büst, heykel fotoğrafları. Atatürk büstü önünde fotoğraf çektirenler, "Atam sen kalk da ben yatam" törenlerinde şiir okuyan çocuklar, statlarda bedenleriyle Atatürk imzası oluşturanlar, Kemalist düsturları yazanlar… Margulies'e şunları düşündürenler: "Vay be! Çocuklara ne eziyet etmişler! Nazi törenlerine, Kuzey Kore'deki heykellere ne kadar benziyor!"

Resmî ideolojiyi eleştiren, Kemalizmin aşırılıklarını alaya alan bu yazılar, yıllarca sahaflardan, ahbaplardan ve gazete arşivlerinden toplanan siyah beyaz fotoğraflarla beraber bize "yeni" bir şey öneriyor. Törene, bayrağa, heykele ve ezberlere yeniden bakmayı… Bu, nereden bakarsak bakalım, cesur bir öneri.

"Kemalistlerin demokrasi anlayışı zaten şöyle bir şey değil mi: Yığınlar bilinçsiz ve karanlığa açıktır; bu nedenle kendileri için neyin iyi, neyin kötü olduğunu bilmezler; kendi kendilerini yönetemezler. Bilinçli ve aydınlığa açık olan, silahlı ve üniformalı kişiler bilinçsiz yığınları yönetir. Bu yönetim şekline demokrasi denir. Zaten eski Yunanca'da "demos" kelimesi "Genelkurmay Başkanlığı" anlamına gelir, "kratos" ise Atina şehir devletinde hüküm sürmüş olan bir tür Özel Harp Dairesi'dir." - Roni Margulies

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat