#smrgKİTABEVİ Ne Zaman Boşanacaksın Da Evleneceğiz: İkinci kadın ve ikinci adamların kendi ağızlarından yaşadıkları yasak aşklar -

Stok Kodu:
1199182880
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
144 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2015
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199182880
568944
Ne Zaman Boşanacaksın Da Evleneceğiz: İkinci kadın ve ikinci adamların kendi ağızlarından yaşadıkları yasak aşklar -
Ne Zaman Boşanacaksın Da Evleneceğiz: İkinci kadın ve ikinci adamların kendi ağızlarından yaşadıkları yasak aşklar - #smrgKİTABEVİ
0.00
Kafadan, damardan, sansürsüz metres hikâyeleri. "Oha!" oluyor insan. Kitap sarsıcı. Böylesini hiç okumamıştım. İlk defa 'gizli kişi'ler konuşuyor. Zaten kitabın yazarı da, 'metresliği' böyle tarif ediyor. 'Gizli kişi'... Bir zamanların metresleri de tarihe karışmış bu arada. Artık kadın metresler kadar, erkek metresler, biseksüel metresler, lezbiyen metresler, trans metresler var. - Ayşe Arman

genel olarak söylemem gerekir ki oldukça cesur, açık sözlü söyleşiler bunlar. Yaşanılan ilişkilerden, cinsellikten, en gizli fantezilerinden bahsederken hiç sakınmamış söyleşi verenler. Bunun yanı sıra yaşadıkları ilişkilerin onlarda yaşattığı duyguları da anlatmaktan sakınmamışlar. Okunmaya değer söyleşiler her biri. Bu nedenle tek tek anlatıp, kitabı alacak onların hevesini kaçırmak istemem. Ancak şöyle bir değerlendirme yapmadan da geçemeyeceğim; kadınların söyleşileri erkeklerin söyleşilerinden çok daha farklı. Anlattıkları seksten ziyade duyguyla bağlantılı şeyler. Neden “diğer kişi” olduklarını anlatırken ya da ilişkinin ardından yaşadıklarını anlatırken kullandıkları dil yaşadıklarının sadece bedensel hazdan oluşmadığını gösteriyor. - Sultan Komut

Neden metres oldular?
Neden metres tuttular?
Kadın, erkek, LGBTİQ metreslere dair ne çok hikaye dinledim!
Hepsi gerçek ve yanıbaşımızda.
Saklanan bir konu bu. Oysa var!
Hiç merak ettiniz mi? Metresler nelere razı oluyor?
Sadece, tek tip, heteroseksüel bir evlilik modeli varmış gibi yüzeyde.
Şöyle bir aralayınca işler hiç de öyle göründüğü gibi çıkmadı.
Arkadaşlarımız potansiyel metresler mi?
Gün içinde temas ettiklerimiz, 'saçmalama' diye susturduklarımız, bir anlığına da olsa yaşananları sezenler mi acaba?
Klişelere tav olmak istemesem de görünen köy kılavuz istemiyor.
Yüzyıllardır hep aynı olaylar mı yaşanıyor?
Eğer öyle ise neden hâlâ işin içinden çıkamıyoruz?
Görünenin ardı nasıl?
Metres, manita, karı, kuma...
En dürüstü, en sarmalayanı, en dindireni, en uçuranı hangisi?
Erkek, herif, abi, adam, çocuk...
Bu kelimeleri kullandık ilişki(leri)mizden bahsederken.
Her birimizin hikayesi farklı.
İyi ki de öyle!
Neyin peşindeyiz?
Kime, ne iyi geliyor?
Neden bazı ilişkilerimizi gizleme ihtiyacı duyarız?
Mahkûm etmeden, yargılamadan metresleri dinledim.
Olmakta olanlara 'yokmuş' gibi davranmadan..."

Kafadan, damardan, sansürsüz metres hikâyeleri. "Oha!" oluyor insan. Kitap sarsıcı. Böylesini hiç okumamıştım. İlk defa 'gizli kişi'ler konuşuyor. Zaten kitabın yazarı da, 'metresliği' böyle tarif ediyor. 'Gizli kişi'... Bir zamanların metresleri de tarihe karışmış bu arada. Artık kadın metresler kadar, erkek metresler, biseksüel metresler, lezbiyen metresler, trans metresler var. - Ayşe Arman

genel olarak söylemem gerekir ki oldukça cesur, açık sözlü söyleşiler bunlar. Yaşanılan ilişkilerden, cinsellikten, en gizli fantezilerinden bahsederken hiç sakınmamış söyleşi verenler. Bunun yanı sıra yaşadıkları ilişkilerin onlarda yaşattığı duyguları da anlatmaktan sakınmamışlar. Okunmaya değer söyleşiler her biri. Bu nedenle tek tek anlatıp, kitabı alacak onların hevesini kaçırmak istemem. Ancak şöyle bir değerlendirme yapmadan da geçemeyeceğim; kadınların söyleşileri erkeklerin söyleşilerinden çok daha farklı. Anlattıkları seksten ziyade duyguyla bağlantılı şeyler. Neden “diğer kişi” olduklarını anlatırken ya da ilişkinin ardından yaşadıklarını anlatırken kullandıkları dil yaşadıklarının sadece bedensel hazdan oluşmadığını gösteriyor. - Sultan Komut

Neden metres oldular?
Neden metres tuttular?
Kadın, erkek, LGBTİQ metreslere dair ne çok hikaye dinledim!
Hepsi gerçek ve yanıbaşımızda.
Saklanan bir konu bu. Oysa var!
Hiç merak ettiniz mi? Metresler nelere razı oluyor?
Sadece, tek tip, heteroseksüel bir evlilik modeli varmış gibi yüzeyde.
Şöyle bir aralayınca işler hiç de öyle göründüğü gibi çıkmadı.
Arkadaşlarımız potansiyel metresler mi?
Gün içinde temas ettiklerimiz, 'saçmalama' diye susturduklarımız, bir anlığına da olsa yaşananları sezenler mi acaba?
Klişelere tav olmak istemesem de görünen köy kılavuz istemiyor.
Yüzyıllardır hep aynı olaylar mı yaşanıyor?
Eğer öyle ise neden hâlâ işin içinden çıkamıyoruz?
Görünenin ardı nasıl?
Metres, manita, karı, kuma...
En dürüstü, en sarmalayanı, en dindireni, en uçuranı hangisi?
Erkek, herif, abi, adam, çocuk...
Bu kelimeleri kullandık ilişki(leri)mizden bahsederken.
Her birimizin hikayesi farklı.
İyi ki de öyle!
Neyin peşindeyiz?
Kime, ne iyi geliyor?
Neden bazı ilişkilerimizi gizleme ihtiyacı duyarız?
Mahkûm etmeden, yargılamadan metresleri dinledim.
Olmakta olanlara 'yokmuş' gibi davranmadan..."

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat