#smrgSAHAF Küreselleşmenin Pençesi, İslam'ın Peçesi -

Stok Kodu:
1199067500
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
149 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2005
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199067500
453425
Küreselleşmenin Pençesi, İslam'ın Peçesi -
Küreselleşmenin Pençesi, İslam'ın Peçesi - #smrgSAHAF
0.00
AB sürecinde zinayı tartıştık, seküler bir terbiye içinde.

Artık günaha "günah" deme özgürlüğü yok Müslümanların.

Çünkü Batı'da insanlar birkaç yüzyıldan beri "Ben kimim?" sorusunu cinsellikle ilişkilendirir hale geldi.

"Marifet'ün-nefs"in muadili gibi, cinsellik üzerinden benliğin keşfi.

Biz de cinsiyet üzerinden dillendiriyoruz sorunlarımızı. Ne kadar demokratik, ne kadar eşitlikçi olduğumuz, hep cinsler arası ilişki üzerinden sorgulanıyor.

"Kıvame", erkeğin kadın üzerindeki tahakkümünü meşrulaştıran bir kavramlaştırma mı?

"Müslüman kadın"ların "özgürleşme"si için, kadın bakış açısından bir İslam yorumuna mı ihtiyacımız var?

Hep birileri tarafından sorulmuş sorulara cevap bulmaya çalışıyoruz iki yüz yıldır.

Peki kim, kime ve nereden soru soruyor?

İslamcı feminizm "içeri"den bir soru sorma girişimi mi? Yoksa yaslandığı paradigma, neo-oryantalist izler mi taşıyor?

Elinizdeki kitap, bu sorular çerçevesinde sizi bir zihinsel yolculuğa davet ediyor. (Arka kapaktan)

AB sürecinde zinayı tartıştık, seküler bir terbiye içinde.

Artık günaha "günah" deme özgürlüğü yok Müslümanların.

Çünkü Batı'da insanlar birkaç yüzyıldan beri "Ben kimim?" sorusunu cinsellikle ilişkilendirir hale geldi.

"Marifet'ün-nefs"in muadili gibi, cinsellik üzerinden benliğin keşfi.

Biz de cinsiyet üzerinden dillendiriyoruz sorunlarımızı. Ne kadar demokratik, ne kadar eşitlikçi olduğumuz, hep cinsler arası ilişki üzerinden sorgulanıyor.

"Kıvame", erkeğin kadın üzerindeki tahakkümünü meşrulaştıran bir kavramlaştırma mı?

"Müslüman kadın"ların "özgürleşme"si için, kadın bakış açısından bir İslam yorumuna mı ihtiyacımız var?

Hep birileri tarafından sorulmuş sorulara cevap bulmaya çalışıyoruz iki yüz yıldır.

Peki kim, kime ve nereden soru soruyor?

İslamcı feminizm "içeri"den bir soru sorma girişimi mi? Yoksa yaslandığı paradigma, neo-oryantalist izler mi taşıyor?

Elinizdeki kitap, bu sorular çerçevesinde sizi bir zihinsel yolculuğa davet ediyor. (Arka kapaktan)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat