^#smrgSAHAF Koyunoğlu Müzesi'nde Tezhibli Kitaplar Albümü - 2004

Koyunoğlu Müzesi envanterine kayıtlı nadide el yazmaları, görenleri hayranlık içinde bırakan üstün eserlerdir. Türk kitapçılık sanatının gelişim sürecini de gösteren bu yazmalar Selçuklu döneminden başlayarak, Osmanlı'nın son dönemlerine kadar gelmekte; orijinal tezhipleri, ilginç minyatürleri ve hattın her nev'inden örnekleriyle göz kamaştırmaktadır. Gerek sanat, gerekse kültür tarihimiz açısından büyük önemi haiz yazmalar, kültürel değişim istekleri sonucu kütüphanelerde unutulup gitmekte, artık herhangi bir okuyucu bulunmamaktadır. Belki parmakla sayılabilecek ilgililerin dikkat ve sevgi nazarlarına muhatap olabilen bu eserleri tanıtmak, bazılarının tıpkıbasımlarını yaparak ilim ve sanat dünyasına sunmak en önemli görevlerimiz arasında olmalıdır. Bizi tarihi geçmişimize bağlayan, üstün sanat yetenekleriyle donanmış ecdadımıza yaklaştıran bu tür çalışmalar, memleket meseleleri arasında ön sırayı almalıdır. Nitekim ecnebi memleketlerin ekonomik ve kültürel sahada hakimiyet kazanmalarının en büyük sebeplerinden biri de kendi tarihi geçmişlerine olan saygıları ve belki beş-altı asır önce yazılmış eserleri okuyabilme şanslarıdır. Gerçekten bugün yaşayan bir İngiliz'in Sheakspeare'i okuyup anladığını görünce, kendi çocuklarımızın doksan yıl öncesine ait bir el yazmasına yabancı nazarlarla bakıyor olmasından büyük üzüntü duyuyoruz. El yazmaları sadece ilim dünyasını değil, kitapçılık sanatları açısından kültür ve sanat dünyamızı da ilgilendirmektedir. Kökü çok eski tarihlere dayanan bu sanatta milletimizin gösterdiği başarı ise bütün dünyaca bilinmektedir. ''Kur'an Mekke'de nazil oldu, Mısır'da okundu, İstanbul'da yazıldı'' sözü bile Müslüman Türklerin kitapçılık sanatındaki üstünlüğünü ortaya koymaktadır.