^#smrgSAHAF Halk Yapı Sanatından Bir Örnek Şirince / Tirilye -

Cengiz Bektaş,1959'da şimdiki adıyla Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi (DGSA) ve Münih Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesini bitirdi. Bir süre Almanya'da serbest çalıştı. ODTÜ'de Yapı İşleri Mimarlık Bürosunun şefliğini yapmak üzere Turkiye'ye geldikten sonra kendi atölyesini kurdu. Sadece mimarlıkla değil, edebiyatla da uğraştı, şiirler yazdı. Aralarında Ağahan Mimarlık ödülü dahil, şiirleri ve mimarlık eleştirileri ile TDK, Abdi İpekçi Barış ödülü, Truva Şiir ödülü gibi pek çok ödüller aldı.

İzmir'den Aydın'a doğru 75 km, Selçuk ilçesinden sola sapıp 8 km daha ötesinde, doğuya doğru bir koyak arasında bir Rum köyüymüş, Şirince. Eskiler Çirkince diye bilir, daha eskiler Kırkıncı derlermis. Köyün geçmişi, M.S. 5. yüzyıla kadar biliniyor. Efes kentinin seller, taşkınlarla yaşanamaz hale gelmesinden sonra, bir kısım Efesliler yerleşmişler ilkin. Bağlar, bahçeler, yukarlarda zeytinlikler, arasında gerçekten şirin bir yerleşim.

Bursa - Mudanya'yı az geçip, Zeytinlikler arasından tepeleri sardığınızda, Marmara'nın kıyısında bir köy, Tirilye. Şimdiki adı, Zeytinbağ. Güzelim iki katlı evlerin arasında betonlaşma almış yürümüş. Şimdiki sakinleri, mübadele ile buradan ayrılan Rumlar yerine gelen Müslüman göçmenler. Kitaptan öğreniyoruz, burada iki kez yaşanmış mübadele. Eskiden balıkçılıkla, zeytincilikle geçinirlermiş, bir de kendilerine yetecek kadar bahçecilik, tavukçuluk.

Ve evler, daha çok Rum ustalar eliyle yapılırmış. Bir iki dönüm bahçe içinde genelde iki katlı evler. Cengiz Bektaş ve ekibi, bu evlerin de dökümlerini, örneklerini çıkarmış. Evlerde yasayanlarla, eğer hayattaysalar evleri yapanlarla görüşmüşler. Kitapta bu evlerin hikâyelerini, çizimlerini, resimlerini de bulacaksınız. (Kitap tanıtımından)