#smrgKİTABEVİ Gıyabında, Yerineler -

Stok Kodu:
1199052080
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
254 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2004
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
1. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199052080
438075
Gıyabında, Yerineler -
Gıyabında, Yerineler - #smrgKİTABEVİ
0.00
Dışarı'ya penceresinden bakan Felsefe'nin evi: Mağara, Camera obscura. Felsefe'nin bir "el"inin olduğu kadar bir de "ev'inin olduğunu iddia edeceğiz. Platon, bir "mağarası"nın olduğunu daha önceden haber vermişti; bu anlamda daha Platon ya da felsefe bu günlük inançların (opinions communs) ya da mağaranın dışına çıkmıştı. Mağara'yı bir mağara, bir Kapanma (cloture) olarak ancak onun dışına çıkmış biri betimleyebilirdi. Ama çıkış (exode) bir başka mağaraya, Felsefe'nin "camera obscura"sına kapanma (çokluk dünyasını idealar kuramına, bir modele bağımlı kılma; "dışarı"nın tersine dönmüş imgesi) (cloture de la metaphsysique) adına mı gerçekleşmişti? Deleuze'e göre, bilindiği gibi, daha Platon, platonculuktan çıkışın görüngelerini veriyordu. Demek çıkış, bir defaya mahsus olarak gerçekleştirilebilecek cinsten değil. Mağara içinde mağara. Felsefe tarihi, belki bir evden çıkışlar, kaçışlar silsilesi; ama bir o kadar da eve dönüşler... silsilesi. "Eve dönmek istemiyorum" modern söylencesi de çoğu kez bir "kendi benliğimi - daha iyi - bulmak istiyorum"un, bir cogito'nun itirafına dönüşebilir. Demek bir "içeri düşünce" ile bir "dışarı düşünce" sakince birbiriyle karşıtlaştırılamaz. Göçebe düşünce, alıp başını giden bir düşünce olmaktan çok, bir konaklama - göçme ikiliğinin, bir tür sınırda yaşama'nın ( bilinçlilik durumuna da indirgenemeyen ) deneyimlenmesi. Peki, o halde, eğer sınır geçilebilen, ardı arkası görülebilen, tanımlanabilen bir şey ise ( burada, Felsefe'nin marj'ı veya marjları, sınırları, kenarları ) niye ondan basitçe kurtulmak mümkün olamıyor? Niye hala dışarı / içeri var? (Arka Kapak)
Dışarı'ya penceresinden bakan Felsefe'nin evi: Mağara, Camera obscura. Felsefe'nin bir "el"inin olduğu kadar bir de "ev'inin olduğunu iddia edeceğiz. Platon, bir "mağarası"nın olduğunu daha önceden haber vermişti; bu anlamda daha Platon ya da felsefe bu günlük inançların (opinions communs) ya da mağaranın dışına çıkmıştı. Mağara'yı bir mağara, bir Kapanma (cloture) olarak ancak onun dışına çıkmış biri betimleyebilirdi. Ama çıkış (exode) bir başka mağaraya, Felsefe'nin "camera obscura"sına kapanma (çokluk dünyasını idealar kuramına, bir modele bağımlı kılma; "dışarı"nın tersine dönmüş imgesi) (cloture de la metaphsysique) adına mı gerçekleşmişti? Deleuze'e göre, bilindiği gibi, daha Platon, platonculuktan çıkışın görüngelerini veriyordu. Demek çıkış, bir defaya mahsus olarak gerçekleştirilebilecek cinsten değil. Mağara içinde mağara. Felsefe tarihi, belki bir evden çıkışlar, kaçışlar silsilesi; ama bir o kadar da eve dönüşler... silsilesi. "Eve dönmek istemiyorum" modern söylencesi de çoğu kez bir "kendi benliğimi - daha iyi - bulmak istiyorum"un, bir cogito'nun itirafına dönüşebilir. Demek bir "içeri düşünce" ile bir "dışarı düşünce" sakince birbiriyle karşıtlaştırılamaz. Göçebe düşünce, alıp başını giden bir düşünce olmaktan çok, bir konaklama - göçme ikiliğinin, bir tür sınırda yaşama'nın ( bilinçlilik durumuna da indirgenemeyen ) deneyimlenmesi. Peki, o halde, eğer sınır geçilebilen, ardı arkası görülebilen, tanımlanabilen bir şey ise ( burada, Felsefe'nin marj'ı veya marjları, sınırları, kenarları ) niye ondan basitçe kurtulmak mümkün olamıyor? Niye hala dışarı / içeri var? (Arka Kapak)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat