^#smrgSAHAF Dersim'de Kökler: Doğa - Kültür - İnanç -

Bu kitap, Ali Kaya'nın Tunceli'nin dağını-taşını, suyunu-toprağını, ekonomisini, siyasi birikimini, kültürünü ve bunlara ilişkin sorunlarını, sorunların çözüm yollarım konu edinen makalelerinden oluşuyor. Güncelliğim yitirmeyen bu makaleler, Tunceli'nin de içinde yer aldığı bölgeye ilişkin toplu bir bakış veriyor. Kitapta işlenen konulara 'açılım'' kazandırmak amacıyla Alevilik'in-Bektaşilik'in 'özgün' yanına ilişkin kısa bir değerlendirme yapmak istiyorum.

Alevilik-Bektaşilik'in 'özgünlüğü', söylencelerinin bolluğunda değil, 'organik doğalari'ndadır: Bu bağlamda her Alevi-Bektaşi, sözcüğün gerçek anlamıyla 'dindar'dır; din, tüm bireysel ve toplumsal davranışlara 'sinmiş'' durumdadır; çünkü, varoluşun bile 'büyülü' olarak ortaya çıktığı bir dünyada yaşar. Amacı, bir bütün olarak yaşamı 'kutsama'dır.

Alevilik-Bektaşilik'te 'ruhlar'a yönelik tapınma, ruhların ölümsüzlüğüne dayanır ve bu bir tür 'canlıcılık'tır. Canlıcılık Alevilik-Bektaşilik'te, söylenceye dönüşmüş 'atalar tapımından' kaynağını alır. 'Çocukça' olmasa da 'çocuksu' bir yanı vardır; bu nedenle 'yitik çocukluğu'nun elde edilmesini 'cennet' olarak betimler. (Önsözden)