#smrgKİTABEVİ Bizans 3: Gerileme ve Çöküş Dönemi - MS 1082-1453 -

Kondisyon:
Yeni
Dizi Adı:
İnceleme
ISBN-10:
9786055093037
Stok Kodu:
1199155394
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
408 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2013
Çeviren:
Selen Hırçın Riegel
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199155394
541549
Bizans 3: Gerileme ve Çöküş Dönemi - MS 1082-1453 -
Bizans 3: Gerileme ve Çöküş Dönemi - MS 1082-1453 - #smrgKİTABEVİ
0.00
Bizans otokrasiyle idare ediliyordu, baştaki imparator Havarilere eş, Tanrı'nın yeryüzündeki temsilcisi, tüm tebaasının hayatını avucunda tutan yarı ilahi bir varlıktı. Bu imparatorlardan bazıları kahramandı, bazıları da canavar; fakat asla silik değillerdi. Sadece bundan ötürü bile bu kitabı yazmak sürekli bir zevkti, fakat mütevazı anlamda, bir borcun ödenmesiydi aynı zamanda. Bizim medeniyetimiz Doğu İmparatorluğu'na ne kadar çok şey borçlu olduğunu asla yeterince değerlendiremedi. Hıristiyanlığın bu Doğu Kalesi olmasaydı, Avrupa'nın VII. yüzyılda Sasani ordularına, VIII. yüzyılda Bağdat Halifesi'nin ordusuna karşı şansı olur muydu? Bugün hangi dili konuşuyor ve hangi tanrıya tapıyor olurduk? Kültürel alandaki borcumuz da çok büyüktür. Barbar istilaları ve Roma'daki imparatorun düşüşünden sonra, Batı Avrupa'daki öğrenme ışığı, tek tük manastırdaki titrek alevler dışında, sönmüştü. Alev alev yanmayı sürdürdüğü ve klasik mirası koruduğu yer Bosphorus kıyılarıydı. Antik Çağ hakkındaki bilgilerimizin çoğu -özellikle Yunan ve Latin edebiyatı ve Roma hukuku- Constantinopolis'in âlimleri ve yazmanları olmasaydı sonsuza değin kaybolacaktı. -John Julius Norwich-
Bizans otokrasiyle idare ediliyordu, baştaki imparator Havarilere eş, Tanrı'nın yeryüzündeki temsilcisi, tüm tebaasının hayatını avucunda tutan yarı ilahi bir varlıktı. Bu imparatorlardan bazıları kahramandı, bazıları da canavar; fakat asla silik değillerdi. Sadece bundan ötürü bile bu kitabı yazmak sürekli bir zevkti, fakat mütevazı anlamda, bir borcun ödenmesiydi aynı zamanda. Bizim medeniyetimiz Doğu İmparatorluğu'na ne kadar çok şey borçlu olduğunu asla yeterince değerlendiremedi. Hıristiyanlığın bu Doğu Kalesi olmasaydı, Avrupa'nın VII. yüzyılda Sasani ordularına, VIII. yüzyılda Bağdat Halifesi'nin ordusuna karşı şansı olur muydu? Bugün hangi dili konuşuyor ve hangi tanrıya tapıyor olurduk? Kültürel alandaki borcumuz da çok büyüktür. Barbar istilaları ve Roma'daki imparatorun düşüşünden sonra, Batı Avrupa'daki öğrenme ışığı, tek tük manastırdaki titrek alevler dışında, sönmüştü. Alev alev yanmayı sürdürdüğü ve klasik mirası koruduğu yer Bosphorus kıyılarıydı. Antik Çağ hakkındaki bilgilerimizin çoğu -özellikle Yunan ve Latin edebiyatı ve Roma hukuku- Constantinopolis'in âlimleri ve yazmanları olmasaydı sonsuza değin kaybolacaktı. -John Julius Norwich-
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat