#smrgSAHAF AkPapa'nın Temel İçgüdüsü -

Stok Kodu:
1199051142
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
560 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2004
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199051142
437137
AkPapa'nın Temel İçgüdüsü -
AkPapa'nın Temel İçgüdüsü - #smrgSAHAF
0.00
Dostumuz olduğu söylenen Almanya'nın aslında en sinsi düşmanımız olduğu, dünden bugüne ülkemizi bölmek ve parçalamak için amacı doğrultusunda birçok faaliyette bulunduğu elinizdeki kitap ile bir kez daha belgeleniyor...

"Alman Vakıfları ve Bergama Dosyası" adlı kitabı ile Alman Devleti'nin yaptığı melanetleri gün yüzüne çıkaran ve ardından şehit edilen Dr. Necip Hablemitoğlu'nun çalışmaları ve bu çalışmalar sonrası başından, geçen inanılmaz olayları, Dışişleri, Adalet ve İçişleri Bakanlığı ile Başbakanlığın tavırlarından ibretle öğreneceksiniz.

Bu kitapta, Alman Hükümetleri ile Alman Siyasi Partileri ve Parlamenterlerinin PKK'ya verdikleri destekleri, Alman İstihbaratı'nın PKK-KADEK ya da son adıyla PKK-Kongra-Gel'e sağladıkları yardımları ve hatta Alman bir istihbaratçının çarpışmalara katılsın diye kendi sevgilisini bile ülkemin dağlarına göndermesini; Almanya'nın Devlet politikası olarak, ülkemiz aleyhine faaliyet gösteren, bölücü, yıkıcı, dinci terör örgütlerini, Hizbullahçıları, Kara Ses'i ya da diğer adıyla Kaplandan, AKP'nin himayesindeki Milli Görüşçüleri ve diğerlerini nasıl besleyip büyüttüğünü okuyacaksınız.

Alman Devleti'nin doğrudan parasal destek sağladığı Siyasi Vakıfları aracılığı ile ülkemiz için ne gibi bir tehdit oluşturduğunu; bu Vakıfların Türkiye'deki siyasi partilere ve özellikle Anavatan Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi, Liberal Demokrat Partiye verdikleri inanılmaz paraları ve bu partiler ve bu partilere yakın vakıflar ile ilişkilerini göreceksiniz.

Bir kuduz köpek, bir vampir gibi yıllarca insanlarımızın kanına giren terör örgütünün elebaşısının 58.Hükümetin Başı Abdullah Gül'e gönderdiği mektubu ve ardından gelişen olaylara ilk kez tanıklık edeceksiniz.

Benim ülkemde, benim dilimin nasıl yabancı dil konumuna getirilmeye çalışıldığını da görüp, bir kez daha düşüneceksiniz.

Yine kitapta şu ilginç olayı da ibretle okuyacaksınız: 20 Kasım 2002 tarihinde Alman Başbakanı ve Tayyip Erdoğan bas başa görüşüyorlardı. Görüşmenin gizli kalması için yanlarında tercümanlık yapmak amacıyla bulunan kişi Almanya'da sandviççilik yaparak trilyoner olan; bisküvi ve Cola Turka dağıtıcısı Tayyip'in danışmanlığına kadar yükselen Cüneyt Zapsu vardı.

Alman Dışişleri Ankara DGM'de Alman Vakıflarının yargılanması davasının gündeme geldiğini belirtiyor, ancak Tayyip'in verdiği sözlerden bahsetmiyordu. Alman Başbakanı, Tayyip ve Cüneyt Zapsu ile sınırlı olan görüşmenin bir yerinde Tayyip, "Tezkereyi geçirmek niyetinde olmadıklarını ve Amerikalılan oyaladıklarını" Alman Başbakanı'na söyler.

Çok ilginçtir ki, çok kısa bir süre içinde baş basa yapılan konuşmanın tam metnine vakıf olan Amerika'nın Ankara Büyükelçiliği'nin üst düzeyinden Tayyip'e ihtar olur, "Kıvırtmasın, tezkereyi bir an önce geçirsin..." (Arka kapaktan)

Dostumuz olduğu söylenen Almanya'nın aslında en sinsi düşmanımız olduğu, dünden bugüne ülkemizi bölmek ve parçalamak için amacı doğrultusunda birçok faaliyette bulunduğu elinizdeki kitap ile bir kez daha belgeleniyor...

"Alman Vakıfları ve Bergama Dosyası" adlı kitabı ile Alman Devleti'nin yaptığı melanetleri gün yüzüne çıkaran ve ardından şehit edilen Dr. Necip Hablemitoğlu'nun çalışmaları ve bu çalışmalar sonrası başından, geçen inanılmaz olayları, Dışişleri, Adalet ve İçişleri Bakanlığı ile Başbakanlığın tavırlarından ibretle öğreneceksiniz.

Bu kitapta, Alman Hükümetleri ile Alman Siyasi Partileri ve Parlamenterlerinin PKK'ya verdikleri destekleri, Alman İstihbaratı'nın PKK-KADEK ya da son adıyla PKK-Kongra-Gel'e sağladıkları yardımları ve hatta Alman bir istihbaratçının çarpışmalara katılsın diye kendi sevgilisini bile ülkemin dağlarına göndermesini; Almanya'nın Devlet politikası olarak, ülkemiz aleyhine faaliyet gösteren, bölücü, yıkıcı, dinci terör örgütlerini, Hizbullahçıları, Kara Ses'i ya da diğer adıyla Kaplandan, AKP'nin himayesindeki Milli Görüşçüleri ve diğerlerini nasıl besleyip büyüttüğünü okuyacaksınız.

Alman Devleti'nin doğrudan parasal destek sağladığı Siyasi Vakıfları aracılığı ile ülkemiz için ne gibi bir tehdit oluşturduğunu; bu Vakıfların Türkiye'deki siyasi partilere ve özellikle Anavatan Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi, Liberal Demokrat Partiye verdikleri inanılmaz paraları ve bu partiler ve bu partilere yakın vakıflar ile ilişkilerini göreceksiniz.

Bir kuduz köpek, bir vampir gibi yıllarca insanlarımızın kanına giren terör örgütünün elebaşısının 58.Hükümetin Başı Abdullah Gül'e gönderdiği mektubu ve ardından gelişen olaylara ilk kez tanıklık edeceksiniz.

Benim ülkemde, benim dilimin nasıl yabancı dil konumuna getirilmeye çalışıldığını da görüp, bir kez daha düşüneceksiniz.

Yine kitapta şu ilginç olayı da ibretle okuyacaksınız: 20 Kasım 2002 tarihinde Alman Başbakanı ve Tayyip Erdoğan bas başa görüşüyorlardı. Görüşmenin gizli kalması için yanlarında tercümanlık yapmak amacıyla bulunan kişi Almanya'da sandviççilik yaparak trilyoner olan; bisküvi ve Cola Turka dağıtıcısı Tayyip'in danışmanlığına kadar yükselen Cüneyt Zapsu vardı.

Alman Dışişleri Ankara DGM'de Alman Vakıflarının yargılanması davasının gündeme geldiğini belirtiyor, ancak Tayyip'in verdiği sözlerden bahsetmiyordu. Alman Başbakanı, Tayyip ve Cüneyt Zapsu ile sınırlı olan görüşmenin bir yerinde Tayyip, "Tezkereyi geçirmek niyetinde olmadıklarını ve Amerikalılan oyaladıklarını" Alman Başbakanı'na söyler.

Çok ilginçtir ki, çok kısa bir süre içinde baş basa yapılan konuşmanın tam metnine vakıf olan Amerika'nın Ankara Büyükelçiliği'nin üst düzeyinden Tayyip'e ihtar olur, "Kıvırtmasın, tezkereyi bir an önce geçirsin..." (Arka kapaktan)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat