#smrgSAHAF Yılmaz Güney Efsanesi -

Stok Kodu:
1199063495
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
355 s.
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
1992
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
0,00
1199063495
449439
Yılmaz Güney Efsanesi -
Yılmaz Güney Efsanesi - #smrgSAHAF
0.00
Parlak bir sinemacı ve sanatçı, hiçbir zaman amatörlüğün ötesine geçememiş bir siyasetçi"; her şeyini kitlelerle paylaşmaya can atan bir "biz" ve çıkardığı siyasi dergiye "Güney" adını verecek kadar bireyci bir "ben"; dünyanın sosyalizm öncesi popülist başkaldırmacı kahramanına, örneğin bir Robin Hood'a denk düşen bir mizaç ve tarihi maddeciliğin teorik inceliklerim kavramaya hayati önem veren bir akıl; silah ve eylem ve mertlik dünyasının korkusuz bir savaşçısı ve insanları barışa, sükunete, okumaya, sevgiye çağıran bir derviş. Bütün bunların sonucunda mutlak bir yalnız adam..." -MURATBELGE

"Aradan kaç yıl geçti? Uçup gitti Yılmaz... Ama filmleri kaldı. Öyle filmler ki bunlar, hem Anadolu sinemalarında kapalı gişe sürüm yaparlar, hem sinematek salonlarında alkışlanırlar. Çok az sanatçının başarabildiğini yaptı Yılmaz Güney. Seçkinlerle, kitlelerin beğenilerini bütünleştirebildi. Peki, 1980'ler Türkiye'sinde Yılmaz Güney'in filmleri niçin oynatılmıyor? Halk mı unuttu? Hayır... Bir toplumun belleği bu kadar zayıf olamaz. Bir halkın bu kadar sevdiğini, bu kadar çabuk unuttuğu görülmemiştir. Bu kadar vefasız değildir Anadolu insanı... 12 Eylül faşizminin ülkenin bütün aydınlarına, gerçek sanatçılarına, yazarlarına düşman olduğundan, Yılmaz Güney'in filmlerine de çarpı işareti koymuştu. (...)Vaktiyle Nazım Hikmet'in başına geleni şimdi Yılmaz Güney yaşıyor. -İLHAN SELÇUK (Arka kapaktan)

Parlak bir sinemacı ve sanatçı, hiçbir zaman amatörlüğün ötesine geçememiş bir siyasetçi"; her şeyini kitlelerle paylaşmaya can atan bir "biz" ve çıkardığı siyasi dergiye "Güney" adını verecek kadar bireyci bir "ben"; dünyanın sosyalizm öncesi popülist başkaldırmacı kahramanına, örneğin bir Robin Hood'a denk düşen bir mizaç ve tarihi maddeciliğin teorik inceliklerim kavramaya hayati önem veren bir akıl; silah ve eylem ve mertlik dünyasının korkusuz bir savaşçısı ve insanları barışa, sükunete, okumaya, sevgiye çağıran bir derviş. Bütün bunların sonucunda mutlak bir yalnız adam..." -MURATBELGE

"Aradan kaç yıl geçti? Uçup gitti Yılmaz... Ama filmleri kaldı. Öyle filmler ki bunlar, hem Anadolu sinemalarında kapalı gişe sürüm yaparlar, hem sinematek salonlarında alkışlanırlar. Çok az sanatçının başarabildiğini yaptı Yılmaz Güney. Seçkinlerle, kitlelerin beğenilerini bütünleştirebildi. Peki, 1980'ler Türkiye'sinde Yılmaz Güney'in filmleri niçin oynatılmıyor? Halk mı unuttu? Hayır... Bir toplumun belleği bu kadar zayıf olamaz. Bir halkın bu kadar sevdiğini, bu kadar çabuk unuttuğu görülmemiştir. Bu kadar vefasız değildir Anadolu insanı... 12 Eylül faşizminin ülkenin bütün aydınlarına, gerçek sanatçılarına, yazarlarına düşman olduğundan, Yılmaz Güney'in filmlerine de çarpı işareti koymuştu. (...)Vaktiyle Nazım Hikmet'in başına geleni şimdi Yılmaz Güney yaşıyor. -İLHAN SELÇUK (Arka kapaktan)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat