#smrgKİTABEVİ Varlık Mertebeleri -

Hazırlayan:
Ahmet Faruk Güney
Stok Kodu:
1199072534
Boyut:
12x16
Sayfa Sayısı:
128 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2006
Çeviren:
Abdülaziz Mecdi Tolun
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
Din
0,00
1199072534
458435
Varlık Mertebeleri -
Varlık Mertebeleri - #smrgKİTABEVİ
0.00
İslam düşünce tarihinde varlığın/hakikatin nazarî olarak idrak edilmesinde ve yorumlanmasında bir bütünlüğe ulaşmak için çok büyük gayretler ortaya konmuştur. Bu bütünlüğe ulaşma çabalarında hukemanın, mütekellimînin ve mutasavvıfanın (özellikle vahdet-i vücud ehlinin) kabul ettiği varlık tasnifleri Gayb Mertebeleri, Berzah Mertebeleri, Halk Mertebeleri olmak üzere üç ana çizgiyi temsil etmektedir.

Varlığın mertebeler halinde tasni. ise bu üç ekol içerisinde mutasavvıfanın yoludur. Onlar mütekellimînin kadim-hadis, hukemanın vacib-mümkin temel ayrımından farklı olarak varlığı yukarıdan aşağıya zuhur eden bir silsile (meratib) şeklinde tasnif etmişlerdir. Böylece tasavvufa ilgilenenler, vahdet-i vücud anlayışına dayalı olarak varlığı bu şekilde tasnif etmekle bir anlamda her iki ekolü de (mütekellimîn-hukema) birleştiren ve tatmin eden daha üst bir nazarî çerçeve ortaya koymuşlardır: Kendisine işaret edilemeyecek kadar soyutlanmış bir zât'tan (bir anlamda metafizik bir ilkeden) başlayarak âlemi yaratan, her şeye var oluşunda istihkakını veren, peygamberler gönderen böylece isim ve sıfatları zahir olup bu zuhuru insan-ı kâmilde kemale eren en yüce varlık'ın (Cenab-ı Hak) tenezzülü söz konusu olmaktadır.

Abdülkerim Cîlî'nin bu eseri, varlığı mertebelendirerek zuhur edişini ele alan ilk müstakil eser olma özelliğini taşımaktadır. Cîlî bu eserinde vahdet-i vücud ekolüne bağlı olarak varlığı, onun tecellilerini mertebelendirerek açıklamaktadır. Bu eser Abdülkerim Cîlî'nin mezkur eserinin Abdülaziz Mecdi Tolun tarafından yapılmış tercümesidir.

İslam düşünce tarihinde varlığın/hakikatin nazarî olarak idrak edilmesinde ve yorumlanmasında bir bütünlüğe ulaşmak için çok büyük gayretler ortaya konmuştur. Bu bütünlüğe ulaşma çabalarında hukemanın, mütekellimînin ve mutasavvıfanın (özellikle vahdet-i vücud ehlinin) kabul ettiği varlık tasnifleri Gayb Mertebeleri, Berzah Mertebeleri, Halk Mertebeleri olmak üzere üç ana çizgiyi temsil etmektedir.

Varlığın mertebeler halinde tasni. ise bu üç ekol içerisinde mutasavvıfanın yoludur. Onlar mütekellimînin kadim-hadis, hukemanın vacib-mümkin temel ayrımından farklı olarak varlığı yukarıdan aşağıya zuhur eden bir silsile (meratib) şeklinde tasnif etmişlerdir. Böylece tasavvufa ilgilenenler, vahdet-i vücud anlayışına dayalı olarak varlığı bu şekilde tasnif etmekle bir anlamda her iki ekolü de (mütekellimîn-hukema) birleştiren ve tatmin eden daha üst bir nazarî çerçeve ortaya koymuşlardır: Kendisine işaret edilemeyecek kadar soyutlanmış bir zât'tan (bir anlamda metafizik bir ilkeden) başlayarak âlemi yaratan, her şeye var oluşunda istihkakını veren, peygamberler gönderen böylece isim ve sıfatları zahir olup bu zuhuru insan-ı kâmilde kemale eren en yüce varlık'ın (Cenab-ı Hak) tenezzülü söz konusu olmaktadır.

Abdülkerim Cîlî'nin bu eseri, varlığı mertebelendirerek zuhur edişini ele alan ilk müstakil eser olma özelliğini taşımaktadır. Cîlî bu eserinde vahdet-i vücud ekolüne bağlı olarak varlığı, onun tecellilerini mertebelendirerek açıklamaktadır. Bu eser Abdülkerim Cîlî'nin mezkur eserinin Abdülaziz Mecdi Tolun tarafından yapılmış tercümesidir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat