#smrgKİTABEVİ Tortu -

Editör:
Ömer Yalçın
Kapak Tasarım:
Nahide Dikel
Kondisyon:
Yeni
Stok Kodu:
1199201118
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
104 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199201118
587113
Tortu -
Tortu - #smrgKİTABEVİ
0.00
Selçuk Baran öyküleri yeniden okuruyla buluşuyor: Tortu

Selçuk Baran'ın yedi öykü kitabı daha önce Yapı Kredi Yayınları'ndan Ceviz Ağacına Kar Yağdı (2008) adıyla tek ciltte toplanmıştı. Bütün öyküleri şimdi gözden geçirilerek, yazar fotoğraflarının bulunduğu kapaklarla ayrı ayrı basılıyor.

Selçuk Baran'ın öykü kitapları dizisinde yer alan Tortu (1984) beş öyküden oluşuyor: “Ablam”, “Arif Hikmet Bey”, “Konak”, “Zekiye”, “Tortu”.

Yalnızlık ve umutsuzluk dolu öykülerinde düşsel, şiirli bir hava yaratmakta başarı gösterdiği kabul edilen Selçuk Baran, Behçet Necatigil'den Vedat Günyol'a, Füsun Akatlı'dan Selim İleri'ye, Hulki Aktunç'tan İbrahim Yıldırım'a, İnci Aral'dan Behçet Çelik'e pek çok yazarın övgüyle üstünde durduğu, ancak günümüz okuru tarafından daha fazla keşfedilmeyi bekleyen bir yazar.

“İşte böyle... Kırmızı gül bile yetişmeyen, kadınları oya işlemek istemeyen bir kasabada oturuyorduk. Bazı bahçelerde hemencecik geçen pembe güller olurdu. Güzel kokarlardı ama koparıp su dolu bir bardağa koymaya gelmezdi; hemen yapraklarını dökerlerdi.”

Selçuk Baran öyküleri yeniden okuruyla buluşuyor: Tortu

Selçuk Baran'ın yedi öykü kitabı daha önce Yapı Kredi Yayınları'ndan Ceviz Ağacına Kar Yağdı (2008) adıyla tek ciltte toplanmıştı. Bütün öyküleri şimdi gözden geçirilerek, yazar fotoğraflarının bulunduğu kapaklarla ayrı ayrı basılıyor.

Selçuk Baran'ın öykü kitapları dizisinde yer alan Tortu (1984) beş öyküden oluşuyor: “Ablam”, “Arif Hikmet Bey”, “Konak”, “Zekiye”, “Tortu”.

Yalnızlık ve umutsuzluk dolu öykülerinde düşsel, şiirli bir hava yaratmakta başarı gösterdiği kabul edilen Selçuk Baran, Behçet Necatigil'den Vedat Günyol'a, Füsun Akatlı'dan Selim İleri'ye, Hulki Aktunç'tan İbrahim Yıldırım'a, İnci Aral'dan Behçet Çelik'e pek çok yazarın övgüyle üstünde durduğu, ancak günümüz okuru tarafından daha fazla keşfedilmeyi bekleyen bir yazar.

“İşte böyle... Kırmızı gül bile yetişmeyen, kadınları oya işlemek istemeyen bir kasabada oturuyorduk. Bazı bahçelerde hemencecik geçen pembe güller olurdu. Güzel kokarlardı ama koparıp su dolu bir bardağa koymaya gelmezdi; hemen yapraklarını dökerlerdi.”

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat