#smrgSAHAF Sanat ve Edebiyat Yazıları -

Hazırlayan:
Muzaffer Uyguner
Stok Kodu:
1199001855
Boyut:
11x19
Sayfa Sayısı:
232 s.
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
2
Basım Tarihi:
1998
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199001855
388019
Sanat ve Edebiyat Yazıları -
Sanat ve Edebiyat Yazıları - #smrgSAHAF
0.00
Eskiden bir itikat vardı. Eline kalem alan Arapa Acemceyi iyi bildiğini göstermeye kalkar, birbiri ardına birçok cafcaflı terkipler düzerdi. Konuşulan tabii lisan, avama mahsus bir 'patua' sanılırdı. Edebiyat kamusu, Arapça, Acemce idi. Çarşıda satılan lügat kitapları içinde bir tek Türkçe yoktu. Bu hal, henüz içinden çıkmaya çalıştığımız ümmet devrimizin medrese zihniyetinden artakalmış bir temayül idi; bu temayül, sonra açılan mekteplere de girmişti. İdaride benim bir kitabet hocam vardı. Sade Türkçe yazanlarakızardı... İki defterimiz vardı. Biri ezberleyeceğimiz Arapça, Acemce kelimelere mahsus, öteki okuduğumuz eserlerden toplanmış güzel Arapça, Acemce terkiplere mahsus. Bu kelimeleri vazifelerinde en çok kullanan mükafat alırdı. Ömer Seyfettin, bu yazısında o dönemin ünlü şairlerinin de bu tür defterleri olduğunu yazıyor, terkiplerle örülü şiirlerden bir örnek vererek "... siz Lügat-ı Naci'yi açıp birer birer bilmediğiniz kelimeleri bularak bu güzel şiiri Türkçe'ye" çevirebilirsiniz diyor, ekliyor: "Dünyada hiçbir lisandan, yine o lisana tercüme olur mu? Ömer Seyfettin bunları 1918'de söylüyor. Türkçe'nin yabancı sözcük ve terkiplerden arındırılması için çabalarını, önerilerini içeren SANAT ve EDEBİYAT yazıları, bu nedenle Türk dili tarihi açısından büyük önem taşıyor. Hem Türkçe'nin gelişimini, hem de Ömer Seyfettin'in dile ve edebiyata katkılarını dağerlendirmek isteyenlere bir kaynak daha sunuyoruz.
Eskiden bir itikat vardı. Eline kalem alan Arapa Acemceyi iyi bildiğini göstermeye kalkar, birbiri ardına birçok cafcaflı terkipler düzerdi. Konuşulan tabii lisan, avama mahsus bir 'patua' sanılırdı. Edebiyat kamusu, Arapça, Acemce idi. Çarşıda satılan lügat kitapları içinde bir tek Türkçe yoktu. Bu hal, henüz içinden çıkmaya çalıştığımız ümmet devrimizin medrese zihniyetinden artakalmış bir temayül idi; bu temayül, sonra açılan mekteplere de girmişti. İdaride benim bir kitabet hocam vardı. Sade Türkçe yazanlarakızardı... İki defterimiz vardı. Biri ezberleyeceğimiz Arapça, Acemce kelimelere mahsus, öteki okuduğumuz eserlerden toplanmış güzel Arapça, Acemce terkiplere mahsus. Bu kelimeleri vazifelerinde en çok kullanan mükafat alırdı. Ömer Seyfettin, bu yazısında o dönemin ünlü şairlerinin de bu tür defterleri olduğunu yazıyor, terkiplerle örülü şiirlerden bir örnek vererek "... siz Lügat-ı Naci'yi açıp birer birer bilmediğiniz kelimeleri bularak bu güzel şiiri Türkçe'ye" çevirebilirsiniz diyor, ekliyor: "Dünyada hiçbir lisandan, yine o lisana tercüme olur mu? Ömer Seyfettin bunları 1918'de söylüyor. Türkçe'nin yabancı sözcük ve terkiplerden arındırılması için çabalarını, önerilerini içeren SANAT ve EDEBİYAT yazıları, bu nedenle Türk dili tarihi açısından büyük önem taşıyor. Hem Türkçe'nin gelişimini, hem de Ömer Seyfettin'in dile ve edebiyata katkılarını dağerlendirmek isteyenlere bir kaynak daha sunuyoruz.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat