Türk dili, Türk Halk Edebiyatı'nda yaşar. Türk dilinin yayıldığı alan üzerinde sözlü kültür malzemesi olarak yaratılan ve yaşatılan destan, ağıt ve türküler halk edebiyatımızda önemli bir yer tutar. İnsanların tarih boyunca karşılaştıkları olaylar, onlara karşı aldıkları tavır ve duruş destanların, ağıtların ve türkülerin doğmasına neden olmuş, bundan da sözlü edebiyat ortaya çıkmıştır.
Halk Edebiyatı araştırmalarına katkıda bulunmayı hedef alan çalışmamızda; önce tarihi yazılı kaynaklar tarandı, bölgeye ait ağıtlar, türküler ve destanlarla karşılaştırılarak, konu birliği sağlanmasına özen gösterildi. Ortaya çıkan materyallerin yerinde tesbiti için olayın geçtiği yörelere gidildi. Bölge taraması yaptığımız sırada görüştüğümüz halktan bazı kişiler, yöreye ait bildikleri, duydukları türkü, ağıt ve destanı sözlü olarak bize aktardılar.
Ne acıdır ki olayın geçtiği bazı yörelerde olayla birlikte bunlara söylenen ağıt ve türkülerin tamamen unutulduğunu hatta başka yörelere mal edildiğini gördük. Geç kalındığında bilinenlerin de yok olacağı kanısına vardık. Arşivimizdeki Kırşehir yöresine ait, "Vakıa ve Destan " Kırşehir Destanları" adlı iki adet elyazma defterde bulunan destan, ağıt, türkü ve öyküleri yörede derlediklerimizle birleştirdik. Otuz beş yıllık çalışmanın sonunda bu eser meydana çıktı.
Ana dilimizin yüzlerce yılın süzgecinden süzülmüş en güzel, en anlamlı destanlarını, türkülerini ve ağıtlarını, bulanıklık, zorluk, bayağılık ve sevimsizlikte arınmış olarak bu eserde bulabilirsiniz. Okurken sevinecek, üzülecek ve düşüneceksiniz. -Baki Yaşa AItınok, Ankara, Ağustos 2002
Türk dili, Türk Halk Edebiyatı'nda yaşar. Türk dilinin yayıldığı alan üzerinde sözlü kültür malzemesi olarak yaratılan ve yaşatılan destan, ağıt ve türküler halk edebiyatımızda önemli bir yer tutar. İnsanların tarih boyunca karşılaştıkları olaylar, onlara karşı aldıkları tavır ve duruş destanların, ağıtların ve türkülerin doğmasına neden olmuş, bundan da sözlü edebiyat ortaya çıkmıştır.
Halk Edebiyatı araştırmalarına katkıda bulunmayı hedef alan çalışmamızda; önce tarihi yazılı kaynaklar tarandı, bölgeye ait ağıtlar, türküler ve destanlarla karşılaştırılarak, konu birliği sağlanmasına özen gösterildi. Ortaya çıkan materyallerin yerinde tesbiti için olayın geçtiği yörelere gidildi. Bölge taraması yaptığımız sırada görüştüğümüz halktan bazı kişiler, yöreye ait bildikleri, duydukları türkü, ağıt ve destanı sözlü olarak bize aktardılar.
Ne acıdır ki olayın geçtiği bazı yörelerde olayla birlikte bunlara söylenen ağıt ve türkülerin tamamen unutulduğunu hatta başka yörelere mal edildiğini gördük. Geç kalındığında bilinenlerin de yok olacağı kanısına vardık. Arşivimizdeki Kırşehir yöresine ait, "Vakıa ve Destan " Kırşehir Destanları" adlı iki adet elyazma defterde bulunan destan, ağıt, türkü ve öyküleri yörede derlediklerimizle birleştirdik. Otuz beş yıllık çalışmanın sonunda bu eser meydana çıktı.
Ana dilimizin yüzlerce yılın süzgecinden süzülmüş en güzel, en anlamlı destanlarını, türkülerini ve ağıtlarını, bulanıklık, zorluk, bayağılık ve sevimsizlikte arınmış olarak bu eserde bulabilirsiniz. Okurken sevinecek, üzülecek ve düşüneceksiniz. -Baki Yaşa AItınok, Ankara, Ağustos 2002
-
Satıldı -
Satıldı
