#smrgSAHAF Osmanlı İmparatorluğu Tarihi 2 Cilt TAKIM (1. c. Osmanlı Devleti'nin Doğuşundan 18. Yüzyılın Sonuna - 2. c. 19. Yüzyılın Başlarından Yıkılışa) -

Stok Kodu:
1199088359
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
1018 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
1995
Çeviren:
Server Tanilli
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199088359
474206
Osmanlı İmparatorluğu Tarihi 2 Cilt TAKIM  (1. c. Osmanlı Devleti'nin Doğuşundan 18. Yüzyılın Sonuna - 2. c. 19. Yüzyılın Başlarından Yıkılışa) -
Osmanlı İmparatorluğu Tarihi 2 Cilt TAKIM (1. c. Osmanlı Devleti'nin Doğuşundan 18. Yüzyılın Sonuna - 2. c. 19. Yüzyılın Başlarından Yıkılışa) - #smrgSAHAF
0.00
I. Cilt 9754065624
II. Cilt 9754065330
Egemenliklerini, sadece ordularının gücüyle ve hoşgörüsüz diye bellenen bir İslam sayesinde dayatan, kan dökücü ya da işaret içinde yaşayan sultanlar mı?

Akla ne kadar aşırılık ve eksiklik geliyorsa, Osmanlılar, onlarla suçlandılar uzun süre. Oysa, kurdukları İmparatorluk, yüzyıllar boyunca, Eski dünya'nın güçleri arasında ön sırayı tuttu ve onun tarihi, kanunları ve parlak yönetimi ile bir devlet kurmanın tarihidir başta; edebiyatta ve sanatta bugün görülebilen tanıklarıyla özgün bir kültürün tarihidir de bu!

XIV. yüzyılın başlarında, Anadolu'da, Bizans ile Selçukluların yıkıntıları üzerinde kurulan Osmanlı İmparatorluğu, iki buçuk yüzyıl boyunca, Viyana kapılarından yemen'e, Cezayir'den Irak'a değin yayılır. Bu geniş alanda, sultanın otoritesi tartışılmayı kabul etmez. Ne var ki, Müslüman yasası olan şeriatın yanı sıra, boyun eğdirilmiş halkların geleneklerini de korumaya çabalayan bir siyasal sistem yerleşir. Osmanlıların şu hoşgörüsünü de unutmamalı: İspanya ve Orta Avrupa Yahudileri gelip onlara sığındılar.

Osmanlı büyüklüğünün simgesi olan Kanuni Sultan Süleyman'ın uzun saltanatından sonra, çatlaklar belirir devlette ve karşılıklar sarar eyaletleri. XIX. yüzyıldaki o ağır geriliyişin başlangıcıdırlar bu ilk kargaşalar. Öyle olunca da, birçok yönetici reformlara girişecektir...

XIX. yüzyıl, Osmanlı İmparatorluğu için, başta "Şark Meselesi"nin yüzyılıdır. "Şark meselesi" denince de, 1774 (Küçük Kaynarca Antlaşması) ile 1923 (Lozan Antlaşması) arasında geçen olayların bütünü anlaşılır. Nedir tel nitelikleri bu olayların? Şu: Osmanlı İmparatolruğu'nun gitgide bölünüp parçalanışı ve Balkanlar Avrupa'sı ile ta İran Körfezi ve Hint Okyanusu'na değin, Doğu Akdeniz ve Güney Akdeniz'in kıyı ülkeleri üzerinde denetimlerini ya da nüfuzlarını kurmak amacıyla Avrupalı büyük devletler arasındaki rekabet !

Osmanlılar, XIX, yüzyıl boyunca sürdürdükleri savaşların hemen hemen hepsini yitireceklerdir ve imparatoluk, topraklarının parça parça elinden çıktığını görecektir; öte yandan, kaynaklarının büyük bir bölümünün Batı ortaklıklarının denetimine geçmesi, ülkenin bağımlı hale gelmesine yol açacaktır.

Bununla beraber, Osmanlı yöneticiler, yıkılışa karşı bir çare diye idari, sosyal, siyasal ve kültürel alanda reformlara girişirler. I. Abdülhamit'ten başlayarak, sultanlar, Osmanlı Devleti'ni yenileştirmeye ve her şeyden önce de, imparatorluğun sınırlarını koruyabilecek yetenekte bir ordu kurmaya çalışırlar. Bu yenileşme, Osmanlı dünyasının, Batılı teknik ve fikirlere açılışını da içermektedir. Ne var ki Avrupalı büyük devletlerin oyunu, kapsamını sınırlar bu reformların, imaparatorluk, "Avrupa'nın hasta adamı" olup, çıkar; Batılılar, bir an önce ölsün diye sabırsızlanıp duracaklardır...

I. Cilt 9754065624
II. Cilt 9754065330
Egemenliklerini, sadece ordularının gücüyle ve hoşgörüsüz diye bellenen bir İslam sayesinde dayatan, kan dökücü ya da işaret içinde yaşayan sultanlar mı?

Akla ne kadar aşırılık ve eksiklik geliyorsa, Osmanlılar, onlarla suçlandılar uzun süre. Oysa, kurdukları İmparatorluk, yüzyıllar boyunca, Eski dünya'nın güçleri arasında ön sırayı tuttu ve onun tarihi, kanunları ve parlak yönetimi ile bir devlet kurmanın tarihidir başta; edebiyatta ve sanatta bugün görülebilen tanıklarıyla özgün bir kültürün tarihidir de bu!

XIV. yüzyılın başlarında, Anadolu'da, Bizans ile Selçukluların yıkıntıları üzerinde kurulan Osmanlı İmparatorluğu, iki buçuk yüzyıl boyunca, Viyana kapılarından yemen'e, Cezayir'den Irak'a değin yayılır. Bu geniş alanda, sultanın otoritesi tartışılmayı kabul etmez. Ne var ki, Müslüman yasası olan şeriatın yanı sıra, boyun eğdirilmiş halkların geleneklerini de korumaya çabalayan bir siyasal sistem yerleşir. Osmanlıların şu hoşgörüsünü de unutmamalı: İspanya ve Orta Avrupa Yahudileri gelip onlara sığındılar.

Osmanlı büyüklüğünün simgesi olan Kanuni Sultan Süleyman'ın uzun saltanatından sonra, çatlaklar belirir devlette ve karşılıklar sarar eyaletleri. XIX. yüzyıldaki o ağır geriliyişin başlangıcıdırlar bu ilk kargaşalar. Öyle olunca da, birçok yönetici reformlara girişecektir...

XIX. yüzyıl, Osmanlı İmparatorluğu için, başta "Şark Meselesi"nin yüzyılıdır. "Şark meselesi" denince de, 1774 (Küçük Kaynarca Antlaşması) ile 1923 (Lozan Antlaşması) arasında geçen olayların bütünü anlaşılır. Nedir tel nitelikleri bu olayların? Şu: Osmanlı İmparatolruğu'nun gitgide bölünüp parçalanışı ve Balkanlar Avrupa'sı ile ta İran Körfezi ve Hint Okyanusu'na değin, Doğu Akdeniz ve Güney Akdeniz'in kıyı ülkeleri üzerinde denetimlerini ya da nüfuzlarını kurmak amacıyla Avrupalı büyük devletler arasındaki rekabet !

Osmanlılar, XIX, yüzyıl boyunca sürdürdükleri savaşların hemen hemen hepsini yitireceklerdir ve imparatoluk, topraklarının parça parça elinden çıktığını görecektir; öte yandan, kaynaklarının büyük bir bölümünün Batı ortaklıklarının denetimine geçmesi, ülkenin bağımlı hale gelmesine yol açacaktır.

Bununla beraber, Osmanlı yöneticiler, yıkılışa karşı bir çare diye idari, sosyal, siyasal ve kültürel alanda reformlara girişirler. I. Abdülhamit'ten başlayarak, sultanlar, Osmanlı Devleti'ni yenileştirmeye ve her şeyden önce de, imparatorluğun sınırlarını koruyabilecek yetenekte bir ordu kurmaya çalışırlar. Bu yenileşme, Osmanlı dünyasının, Batılı teknik ve fikirlere açılışını da içermektedir. Ne var ki Avrupalı büyük devletlerin oyunu, kapsamını sınırlar bu reformların, imaparatorluk, "Avrupa'nın hasta adamı" olup, çıkar; Batılılar, bir an önce ölsün diye sabırsızlanıp duracaklardır...

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat