#smrgKİTABEVİ Niyazi-i Mısri Divan Şerhi -

Kondisyon:
Yeni
Hazırlayan:
Mustafa Tatcı, Musa Yıldız
Stok Kodu:
1199161880
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
565 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2014
Kapak Türü:
Ciltli
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199161880
548034
Niyazi-i Mısri Divan Şerhi -
Niyazi-i Mısri Divan Şerhi - #smrgKİTABEVİ
0.00
Ey Niyâzî mürşid istersen bu yolda aşka uy Enbiyâ vü evliyâya aşk olupdur reh-nümâ

Hz. Pîr Mehmed Niyâzî-i Mısrî Halvetî (1618-1694) dîvân-ı ilâhiyâtındaki nutk-ı şeriflerinde XIII. asrın hakîkat dili olan İbn Arabî, Hazret-i Mevlânâ ve Yûnus Emre gibi üç büyük İslâm mutasavvıfının tefekkürünü yeniden yorumlayarak aşka ve irfâna ait hakîkatleri kendi sülûk tecrübeleriyle damıtıp süzerek yepyeni bir üslûp ve terkiple takdîm etmektedir. Onun ilâhi- yâtını kendinden önce ve sonra gelenlerden ayıran husûsiyet sadece Yûnus'tan, İbn Arabî'den yahut Mevlânâ'dan tevârüs ettiği mirâs ile seyr ü sülûk ve vahdet sırlarını billûrlaştıran ifadeleri değildir. Nitekim Hz. Niyâzî dîvân-ı ilâhiyâtında sülûk sırasın- da yaşanılması gereken fark ve cem' sırlarını dengeli olarak vermektedir ki onu selefinden ayıran asıl özellik budur. Sülûku sırasında yaşadığı aşk ve irfân hâllerini yorumlamaya çalışan sâlikin hakîkate doğru yol alırken hangi halde hangi reçeteyi kullanacağını bilmesi, nefsinin tehlikeli yollara sapmasını önleyecektir. Niyâzî Hazretleri'nin ilâhiyâtı bu sapmaları önleyecek altın kuralları ihtivâ etmektedir.

Hz. Pîr'in ilâhiyâtı tertip edildiği günden bugüne turuk-ı aliyye mensûpları tarafından zikir meclislerinde besteli olarak okunmuş veya sohbetlerde şerhedilmiştir. Bu şerhlerden birisi de Seyyid Muhammed Nûrü'l-Arabî Hazretlerine (1813-1887) aittir.

Esasen Seyyid Hazretleri Mısır'da doğan ve Ana dili Arapça olan bir zat olduğu halde manevî bir sevk ile gelip yerleştiği Rumeli'nde bir Türk gibi yaşamış, sohbetlerini genellikle Türkçe yapmıştır. Niyâzî-i Mısrî Efendimizin değerini herkesten çok daha iyi anlayarak ihvânını onun manevî tecrübelerini anlattığı ve bir tasavvuf ilmihâli olarak kaleme aldığı ilâhiyâtı ile eğit- en Muhammed Nûr elimizdeki bu ölümsüz şerhi gönül ehline mirâs bırakmıştır. Seyyid Hazretleri ihvânına şerhi yaparken muhtemelen Bulak baskısını (H. 1259/1843) esas almıştır. Bu nüshada 185 nutk-ı şerif mevcuttur. * Elinizdeki eser Seyyid Muhammed Nûr'un M. 1875-1881 yılları arasında Hak âşıklarına yapmış olduğu derslerde tutulan notların terkibiyle ortaya çıkmıştır. Seyyid Hazretleri'nin görevlendirdiği dervîşânın tuttuğu bu notlar daha sonra Hüseyin Şemsi Ergüneş Hazretleri (1968) tarafından karşılaştırma yapılarak tebyiz edilmiş ve son şekli verilmiştir. Bu eserde metnin Ali Muhittin Ergüneş'in elindeki müellif hattı ve şahsi kütüphanemizde bulunan istinsâhı esas alınmıştır.

Ey Niyâzî mürşid istersen bu yolda aşka uy Enbiyâ vü evliyâya aşk olupdur reh-nümâ

Hz. Pîr Mehmed Niyâzî-i Mısrî Halvetî (1618-1694) dîvân-ı ilâhiyâtındaki nutk-ı şeriflerinde XIII. asrın hakîkat dili olan İbn Arabî, Hazret-i Mevlânâ ve Yûnus Emre gibi üç büyük İslâm mutasavvıfının tefekkürünü yeniden yorumlayarak aşka ve irfâna ait hakîkatleri kendi sülûk tecrübeleriyle damıtıp süzerek yepyeni bir üslûp ve terkiple takdîm etmektedir. Onun ilâhi- yâtını kendinden önce ve sonra gelenlerden ayıran husûsiyet sadece Yûnus'tan, İbn Arabî'den yahut Mevlânâ'dan tevârüs ettiği mirâs ile seyr ü sülûk ve vahdet sırlarını billûrlaştıran ifadeleri değildir. Nitekim Hz. Niyâzî dîvân-ı ilâhiyâtında sülûk sırasın- da yaşanılması gereken fark ve cem' sırlarını dengeli olarak vermektedir ki onu selefinden ayıran asıl özellik budur. Sülûku sırasında yaşadığı aşk ve irfân hâllerini yorumlamaya çalışan sâlikin hakîkate doğru yol alırken hangi halde hangi reçeteyi kullanacağını bilmesi, nefsinin tehlikeli yollara sapmasını önleyecektir. Niyâzî Hazretleri'nin ilâhiyâtı bu sapmaları önleyecek altın kuralları ihtivâ etmektedir.

Hz. Pîr'in ilâhiyâtı tertip edildiği günden bugüne turuk-ı aliyye mensûpları tarafından zikir meclislerinde besteli olarak okunmuş veya sohbetlerde şerhedilmiştir. Bu şerhlerden birisi de Seyyid Muhammed Nûrü'l-Arabî Hazretlerine (1813-1887) aittir.

Esasen Seyyid Hazretleri Mısır'da doğan ve Ana dili Arapça olan bir zat olduğu halde manevî bir sevk ile gelip yerleştiği Rumeli'nde bir Türk gibi yaşamış, sohbetlerini genellikle Türkçe yapmıştır. Niyâzî-i Mısrî Efendimizin değerini herkesten çok daha iyi anlayarak ihvânını onun manevî tecrübelerini anlattığı ve bir tasavvuf ilmihâli olarak kaleme aldığı ilâhiyâtı ile eğit- en Muhammed Nûr elimizdeki bu ölümsüz şerhi gönül ehline mirâs bırakmıştır. Seyyid Hazretleri ihvânına şerhi yaparken muhtemelen Bulak baskısını (H. 1259/1843) esas almıştır. Bu nüshada 185 nutk-ı şerif mevcuttur. * Elinizdeki eser Seyyid Muhammed Nûr'un M. 1875-1881 yılları arasında Hak âşıklarına yapmış olduğu derslerde tutulan notların terkibiyle ortaya çıkmıştır. Seyyid Hazretleri'nin görevlendirdiği dervîşânın tuttuğu bu notlar daha sonra Hüseyin Şemsi Ergüneş Hazretleri (1968) tarafından karşılaştırma yapılarak tebyiz edilmiş ve son şekli verilmiştir. Bu eserde metnin Ali Muhittin Ergüneş'in elindeki müellif hattı ve şahsi kütüphanemizde bulunan istinsâhı esas alınmıştır.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat