#smrgSAHAF Medyatik Parodigma ( Makaleler ve Parodik Metinler ) -

Stok Kodu:
1199077770
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
192 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2006
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
0,00
1199077770
463653
Medyatik Parodigma ( Makaleler ve Parodik Metinler ) -
Medyatik Parodigma ( Makaleler ve Parodik Metinler ) - #smrgSAHAF
0.00
Maddi zenginleşme ile düşünsel yoksullaşma arasında var olduğu söylenen doğru orantı, belki de tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar, içinde yaşadığımız çoğul medyalar döneminde doğrulanmış bulunuyor bugün. Camus'nün dediği gibi, artık bu yeni medyatik çağda herkes; “varlık fazlalığı başlar başlamaz yok olan özgürlüğün cimrisi”. Dolayısıyla artık ideal anlamda duyarlı bir toplum düşünürü ya da entelektüel bir yönelişi göze almanın o son derece dokunaklı ve buruk hali üzerine de yeni bir takım şeyler söylemek gerekiyor. Kendi duruşunda toplumun en derin “vicdan azab”nı somutlaştıran bir figür olarak bu kadar “çok düşünüp” bu kadar “çok kafa yorup” bu kadar “çok söylenen” biri olduğu halde, niçin aynı zamanda toplumca bu kadar “az talep” edilip bu kadar “az okunup” bu kadar “az karşılamak istenen” biri oluşu üzerine...Helede bu saygın figür şimdilerde kendilik imgesini ekranın soğuk bilişsel duvarları arasıdna gömmeyi peşinen kabullenmişse.

İşte medyatik Parodigma. tam da günümüz sanal gerçeklik ortamında, sessizce yanıtı aranan birçok can alıcı soru yanında, özellikle kamu entelektüelinin üstlendiği siyasal kültürel sermaye ile birlikte tüm dürüstüğüyle “neyse o” olduğuna dair bir itirafı biçinlendirmeye pekde yanaşmadığı bir sırada, medyatik-etik-politik bir özne olarak analize odaklanan yazılardan oluşuyor. Gerek yazarının kendi düşünsel ben'ini reklexif bir yönelimle bir sorgulama alanı ve nesnesi haline dönüştürmesiyle; gerekse tarihsel olarak geleceğe duyulan umuttaki enerjinin tükenişinin bir işareti sayılabilecek yeni bir savunma mekanizması kılığına bürünmüş genel bir medyatik retoriğin ironik ve kara mizah yüklü anlatımıyla... (Arka kapaktan)

Maddi zenginleşme ile düşünsel yoksullaşma arasında var olduğu söylenen doğru orantı, belki de tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar, içinde yaşadığımız çoğul medyalar döneminde doğrulanmış bulunuyor bugün. Camus'nün dediği gibi, artık bu yeni medyatik çağda herkes; “varlık fazlalığı başlar başlamaz yok olan özgürlüğün cimrisi”. Dolayısıyla artık ideal anlamda duyarlı bir toplum düşünürü ya da entelektüel bir yönelişi göze almanın o son derece dokunaklı ve buruk hali üzerine de yeni bir takım şeyler söylemek gerekiyor. Kendi duruşunda toplumun en derin “vicdan azab”nı somutlaştıran bir figür olarak bu kadar “çok düşünüp” bu kadar “çok kafa yorup” bu kadar “çok söylenen” biri olduğu halde, niçin aynı zamanda toplumca bu kadar “az talep” edilip bu kadar “az okunup” bu kadar “az karşılamak istenen” biri oluşu üzerine...Helede bu saygın figür şimdilerde kendilik imgesini ekranın soğuk bilişsel duvarları arasıdna gömmeyi peşinen kabullenmişse.

İşte medyatik Parodigma. tam da günümüz sanal gerçeklik ortamında, sessizce yanıtı aranan birçok can alıcı soru yanında, özellikle kamu entelektüelinin üstlendiği siyasal kültürel sermaye ile birlikte tüm dürüstüğüyle “neyse o” olduğuna dair bir itirafı biçinlendirmeye pekde yanaşmadığı bir sırada, medyatik-etik-politik bir özne olarak analize odaklanan yazılardan oluşuyor. Gerek yazarının kendi düşünsel ben'ini reklexif bir yönelimle bir sorgulama alanı ve nesnesi haline dönüştürmesiyle; gerekse tarihsel olarak geleceğe duyulan umuttaki enerjinin tükenişinin bir işareti sayılabilecek yeni bir savunma mekanizması kılığına bürünmüş genel bir medyatik retoriğin ironik ve kara mizah yüklü anlatımıyla... (Arka kapaktan)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat