#smrgSAHAF Masal Estetiği -

Stok Kodu:
1199105270
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
173 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2009
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199105270
491057
Masal Estetiği -
Masal Estetiği - #smrgSAHAF
0.00
“İşte efendilerim, Türk masal dünyasının büyülü devletleri, sihirli memleketleri, rüyalı halkı, ya in ya da cin olan teb'ası... Bu cinli perili masal alemi tohumları belki binlerce sene halkın gönlünde fikirlerinin derinliklerinde yerleşerek çiçekler açmış, şairane meyvalar yetiştirmiştir. Bu masal alemi, zaten geçmiş yüzyılları hatırlatırken, her bir milletin geçmişini rüya görmüş gibi karşılar. Edebiyat tarihleri, bu geçmiş zamanların koca yollarını takip edemez; çeşmelerine kadar yetişemez... Ne kitaplarda yazılıdır. Ne de resimlerde çizili... His olunan yerler, yalnız halkın gönlü, insanların kalbidir. Dünyada olup bitenleri, eski zamanları: yalnız harp olaylarını değil, gönüllerdeki hisleri, duyguları da saklamıştır. O vakitler kitaplar henüz yazılmamış, eserler hiç yayınlanmamış olup, yalnız ağızdan ağıza, kalpten kalbe ulaşan düşünceler yazılıp atadan torun, torundan ata olarak yüzyıllardan yüzyıllara miras kaldı.

Masallar hem eski zamanların dinini ve bu dinlerin nasıl olduklarını, hem de geçmiş zamanlarda yaşayanların edebiyatını, yargılarını, yazılmış tarihlerden fazla anlatır. Masal dediğimiz şey, her milletin dönen aynasıdır. Bu aynaya bakacak olursak, hem eskilerin ibadetlerini, hem eski zamanlarımızın ahlakını görmüş oluruz. Halk beyitleri, halkın lirik şiirleri oldukları gibi, masallar da epik-destani türünden olup biribirini tamamlar ve bütünler. Bu sebeplerden dolayıdır ki, dünyadaki her bir milletin, kendine ait “folklor”unu toplaması ve ayınlaması milliyet namusuna ve borcuna ilişkin bir kutsi görevdir.” (Arka Kapak)

“İşte efendilerim, Türk masal dünyasının büyülü devletleri, sihirli memleketleri, rüyalı halkı, ya in ya da cin olan teb'ası... Bu cinli perili masal alemi tohumları belki binlerce sene halkın gönlünde fikirlerinin derinliklerinde yerleşerek çiçekler açmış, şairane meyvalar yetiştirmiştir. Bu masal alemi, zaten geçmiş yüzyılları hatırlatırken, her bir milletin geçmişini rüya görmüş gibi karşılar. Edebiyat tarihleri, bu geçmiş zamanların koca yollarını takip edemez; çeşmelerine kadar yetişemez... Ne kitaplarda yazılıdır. Ne de resimlerde çizili... His olunan yerler, yalnız halkın gönlü, insanların kalbidir. Dünyada olup bitenleri, eski zamanları: yalnız harp olaylarını değil, gönüllerdeki hisleri, duyguları da saklamıştır. O vakitler kitaplar henüz yazılmamış, eserler hiç yayınlanmamış olup, yalnız ağızdan ağıza, kalpten kalbe ulaşan düşünceler yazılıp atadan torun, torundan ata olarak yüzyıllardan yüzyıllara miras kaldı.

Masallar hem eski zamanların dinini ve bu dinlerin nasıl olduklarını, hem de geçmiş zamanlarda yaşayanların edebiyatını, yargılarını, yazılmış tarihlerden fazla anlatır. Masal dediğimiz şey, her milletin dönen aynasıdır. Bu aynaya bakacak olursak, hem eskilerin ibadetlerini, hem eski zamanlarımızın ahlakını görmüş oluruz. Halk beyitleri, halkın lirik şiirleri oldukları gibi, masallar da epik-destani türünden olup biribirini tamamlar ve bütünler. Bu sebeplerden dolayıdır ki, dünyadaki her bir milletin, kendine ait “folklor”unu toplaması ve ayınlaması milliyet namusuna ve borcuna ilişkin bir kutsi görevdir.” (Arka Kapak)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat