#smrgDERGİ Magma Yeryüzü Dergisi - Dosya: Gümüş Yüzük: İstanbul, Rusya ve Aşk - EK: İstanbul Aşk Haritası - Sayı: 9 Şubat 2016
Yazı: Saadet Özen
Fotoğraflar: Albert Barry
Dünyanın sarsıldığı günler. Büyük Savaş, Rus Devrimi, yıkılan, işgal edilen bir imparatorluğun küllerinden doğan yeni Türkiye. Ve bir kadın... Hafif toplu, parlak yüzlü, dik duruşlu, bedeninden ürkmeyen bir kadın. Rus Devrimi'nin dalgalarının İstanbul'a sürüklediği İraida'nın aşkının ve yıllarca parmağında taşıyıp Boğaz'ın sularına gömdüğü gümüş yüzük. Onun hüzünlü yaşamının, kırık bakışlarına yansıyan aşkının tüm İstanbul'a yayılan izleri. Magma'dan Saadet Özen, Rusya'dan İstanbul'a savrulan İraida'nın ve onun İstanbul'daki varlığını kare kare ölümsüzleştiren Albert'in öyküsünü yazdı.
İstanbul Aşk Haritası
Yazı: Saadet Özen
Fotoğraflar: Cengiz Kahraman Arşivi
Şehir bir aşk haritasıdır; geçmişiyle, mekânlarıyla, unutulmuş ve hatırlanan bütün ahalisiyle aşkı gösteren bir perdedir. Magma 9. sayısında okurlarına Bizans, Osmanlı ve Cumhuriyet yıllarını kapsayan "İstanbul Aşk Haritası" hediye ediyor.
Anadolu'ya Ağıt Cüneyt Oğuztüzün
Yazı: Güven Eken
Fotoğraflar: Cüneyt Oğuztüzün
Magma, bu sayısını doğanın tanığı Cüneyt Oğuztüzün'e adadı. Cüneyt Oğuztüzün, son çeyrek asırda Anadolu doğasının her noktasına aralıksız tanıklık etti, belki de bunu başaran tek fotoğrafçıydı.
İzlanda, Melankolik Ruhlu Topraklar
Yazı: Sophie Hunter
Fotoğraflar: Hakan Öge
Dünya üzerinde en şaşırtıcı, en yaban müze. Dev bir jeoloji parkı. Aktif volkanlar; suyun, rüzgârın, buzulların eğip bükerek biçimlendirdiği kayalar, simsiyah kumsallar, mavi buharlar saçan sıcak su kaynakları... Hepsi doğanın sınır tanımayan yaratıcılığının eseri. Kuzeyin melankolisini bulut gibi sarınmış İzlanda; gizemli, büyüleciyi ve süprizlerle dolu.
Hasankeyf'e Sadakat
Yazı: Derya Engin
Fotoğraflar: Hüsamettin Bahçe
Dicle Nehri'nin biçimlendirdiği, geçmiş kuşakların aklının, emeğinin, geleneğinin oya gibi işlendiği bir vadide Hasankeyf, Dicle'de planlanan barajın suları altında kalacak...
Geçmiş, Gelecek ve Tekniğin Kenti Seul
Yazı: Murat Germen
Fotoğraflar: Murat Germen
Güney Kore'nin başkenti Seul, karşıtlıkların kusursuz uyum içinde yaşadığı bir kent. Bir yanda tarihin ve kültürün tüm renklerini kuşanmış farklı bölgeler, diğer yanda 21. yüzyılın teknolojisiyle şekillenen kent yaşamı... Seul, günün 24 saati capcanlı sokaklarında modadan sanata, teknolojiden gastronomiye birçok yenilik vaat ediyor.
Lüfer, Bir Balığın Var Olma Savaşı
Yazı: Mert Gökalp
Fotoğraflar: Mert Gökalp
Her yıl ilkbaharda aniden belirir lüfer sürüleri. Çanakkale Boğazı'ndan girer, Marmara ve Boğaz'dan fırtına gibi geçip Karadeniz'e çıkarlar. Mola vermeden, panik içerisinde, sanki bir çağrıya kulak veriyormuş gibi: Onların bu yolculuğuna anavaşa denir... Yazın son eriyişiyle bu kez beslenmiş, semirmiş olarak güneye, Akdeniz'e akarlar: Buna da katavaşa denir... Magma, Boğazların ve Marmara'nın sembol balığı lüferin hırçın yolculuğunu izledi, var olma mücadelesine tanık oldu.
Burunsuz Maymun, Minyatür Drakula ve Ötekiler
Yazı: Özgür Gürbüz
Fotoğraflar: Sanjay Sondhi
Himalayalar'da 211 yeni canlı türü keşfedildi.
Irkçılığın İcadı
Yazı: Kemal Tayfur
Aydınlanma çağı, yerlilerin imha edildiği, Afrikalıların köleleştirildiği, ırkçılığın icat edildiği çağ oldu. Dünyanın bütün halkları, bir "aşağılama ve hakaret hapishanesi" olan ırklar sıralamasına tabi tutuldu. Halkların kültürleriyle birlikte yok edilmesi, köleleştirme, sömürgeleştirme, katliam ve soykırımlar böyle meşrulaştırıldı. Nazizm, kaynağını buradan aldı ve 20. yüzyıl, korkunç canavarlıklara sahne oldu.
Yazı: Saadet Özen
Fotoğraflar: Albert Barry
Dünyanın sarsıldığı günler. Büyük Savaş, Rus Devrimi, yıkılan, işgal edilen bir imparatorluğun küllerinden doğan yeni Türkiye. Ve bir kadın... Hafif toplu, parlak yüzlü, dik duruşlu, bedeninden ürkmeyen bir kadın. Rus Devrimi'nin dalgalarının İstanbul'a sürüklediği İraida'nın aşkının ve yıllarca parmağında taşıyıp Boğaz'ın sularına gömdüğü gümüş yüzük. Onun hüzünlü yaşamının, kırık bakışlarına yansıyan aşkının tüm İstanbul'a yayılan izleri. Magma'dan Saadet Özen, Rusya'dan İstanbul'a savrulan İraida'nın ve onun İstanbul'daki varlığını kare kare ölümsüzleştiren Albert'in öyküsünü yazdı.
İstanbul Aşk Haritası
Yazı: Saadet Özen
Fotoğraflar: Cengiz Kahraman Arşivi
Şehir bir aşk haritasıdır; geçmişiyle, mekânlarıyla, unutulmuş ve hatırlanan bütün ahalisiyle aşkı gösteren bir perdedir. Magma 9. sayısında okurlarına Bizans, Osmanlı ve Cumhuriyet yıllarını kapsayan "İstanbul Aşk Haritası" hediye ediyor.
Anadolu'ya Ağıt Cüneyt Oğuztüzün
Yazı: Güven Eken
Fotoğraflar: Cüneyt Oğuztüzün
Magma, bu sayısını doğanın tanığı Cüneyt Oğuztüzün'e adadı. Cüneyt Oğuztüzün, son çeyrek asırda Anadolu doğasının her noktasına aralıksız tanıklık etti, belki de bunu başaran tek fotoğrafçıydı.
İzlanda, Melankolik Ruhlu Topraklar
Yazı: Sophie Hunter
Fotoğraflar: Hakan Öge
Dünya üzerinde en şaşırtıcı, en yaban müze. Dev bir jeoloji parkı. Aktif volkanlar; suyun, rüzgârın, buzulların eğip bükerek biçimlendirdiği kayalar, simsiyah kumsallar, mavi buharlar saçan sıcak su kaynakları... Hepsi doğanın sınır tanımayan yaratıcılığının eseri. Kuzeyin melankolisini bulut gibi sarınmış İzlanda; gizemli, büyüleciyi ve süprizlerle dolu.
Hasankeyf'e Sadakat
Yazı: Derya Engin
Fotoğraflar: Hüsamettin Bahçe
Dicle Nehri'nin biçimlendirdiği, geçmiş kuşakların aklının, emeğinin, geleneğinin oya gibi işlendiği bir vadide Hasankeyf, Dicle'de planlanan barajın suları altında kalacak...
Geçmiş, Gelecek ve Tekniğin Kenti Seul
Yazı: Murat Germen
Fotoğraflar: Murat Germen
Güney Kore'nin başkenti Seul, karşıtlıkların kusursuz uyum içinde yaşadığı bir kent. Bir yanda tarihin ve kültürün tüm renklerini kuşanmış farklı bölgeler, diğer yanda 21. yüzyılın teknolojisiyle şekillenen kent yaşamı... Seul, günün 24 saati capcanlı sokaklarında modadan sanata, teknolojiden gastronomiye birçok yenilik vaat ediyor.
Lüfer, Bir Balığın Var Olma Savaşı
Yazı: Mert Gökalp
Fotoğraflar: Mert Gökalp
Her yıl ilkbaharda aniden belirir lüfer sürüleri. Çanakkale Boğazı'ndan girer, Marmara ve Boğaz'dan fırtına gibi geçip Karadeniz'e çıkarlar. Mola vermeden, panik içerisinde, sanki bir çağrıya kulak veriyormuş gibi: Onların bu yolculuğuna anavaşa denir... Yazın son eriyişiyle bu kez beslenmiş, semirmiş olarak güneye, Akdeniz'e akarlar: Buna da katavaşa denir... Magma, Boğazların ve Marmara'nın sembol balığı lüferin hırçın yolculuğunu izledi, var olma mücadelesine tanık oldu.
Burunsuz Maymun, Minyatür Drakula ve Ötekiler
Yazı: Özgür Gürbüz
Fotoğraflar: Sanjay Sondhi
Himalayalar'da 211 yeni canlı türü keşfedildi.
Irkçılığın İcadı
Yazı: Kemal Tayfur
Aydınlanma çağı, yerlilerin imha edildiği, Afrikalıların köleleştirildiği, ırkçılığın icat edildiği çağ oldu. Dünyanın bütün halkları, bir "aşağılama ve hakaret hapishanesi" olan ırklar sıralamasına tabi tutuldu. Halkların kültürleriyle birlikte yok edilmesi, köleleştirme, sömürgeleştirme, katliam ve soykırımlar böyle meşrulaştırıldı. Nazizm, kaynağını buradan aldı ve 20. yüzyıl, korkunç canavarlıklara sahne oldu.
