#smrgKİTABEVİJimmie Higgins: Birinci Dünya Savaşı'nda Amerikalı Bir Sosyalist İşçinin Romanı

... yaşarlar, dingin ve asude, Tanrılar misali, tepelerde, insanlara bigane, Çünkü kendi nektarları vardır. Uzaktaki engine, Sürgüler çekilidir ce zarafetle, ince sisler Saygın bir serapla evlerini çevreler, Işıltılı bir alemin sardığı, yaldızlı konaklarını. Bir gülüş, bakarken sinsice büker dudaklarını, Ayaklarının dibinde uzanan dünyaya, lanetli, Açlığın soldurduğuı, vebalı, biçare, illetli, Yerin sarsıldığı, üçürümlarn kızıllaştığı, Çöllerin kavurduğu, savaşların kükrediği, Gümbürdediği, kentlerin yakılıp yıkıldığı, Halsiz zavallıların el açıp yakardığı, Gemilerin battığı.. Ne çıkar, çünkü onlar şen, Ve gamsız, gülümser. Kuklarına erişen Acı türküler bile ballanır, coşup taşan, Ve müthiş bir güç taşıyan sözleine karşın, Antik çağlara ait ağıtlar, güzel ve hoş, Eski zaman yakınmaları derler, bomboş, Alışılagelmiş ilahileri bir insan cinsinin, Türküleri, tarlaya ellerinden zincirli kölenin, Ki toprağın işler, rüzgarlara tohum saçar, Bin bir acı pahasına bir avuç tahıl biçer, ve ücret yerine alı kor kendine düşen payı, Bir parçacık şarap, zeytinyağı ve buğdayı...
- Açıklama
- Upton Sinclair'e, Amerikalı Emile Zola denmiştir. Çeşitli dillere çevrilen bazı eserleri, zamanın kemirici etkisine karşı koyabilecek gerçek başyapıtlardır. Sinclair, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki sosyalist hareketin liderlerinden sayılır. Yaşadığı çağın toplum yapısını acımasızca eleştirdiği doğrudur; ancak darbesini nereye vuracağını iyi kestiriyor, toplumdaki bozuk ve çarpık yanları, sağlam ve doğru olanlardan adilane ayırt etmesini iyi biliyordu. Eleştiri, aslında merhamet duygularına, iyi niyete ve inanca dayalıydı; stili her zaman canlı ve sürükleyiciydi.
... yaşarlar, dingin ve asude, Tanrılar misali, tepelerde, insanlara bigane, Çünkü kendi nektarları vardır. Uzaktaki engine, Sürgüler çekilidir ce zarafetle, ince sisler Saygın bir serapla evlerini çevreler, Işıltılı bir alemin sardığı, yaldızlı konaklarını. Bir gülüş, bakarken sinsice büker dudaklarını, Ayaklarının dibinde uzanan dünyaya, lanetli, Açlığın soldurduğuı, vebalı, biçare, illetli, Yerin sarsıldığı, üçürümlarn kızıllaştığı, Çöllerin kavurduğu, savaşların kükrediği, Gümbürdediği, kentlerin yakılıp yıkıldığı, Halsiz zavallıların el açıp yakardığı, Gemilerin battığı.. Ne çıkar, çünkü onlar şen, Ve gamsız, gülümser. Kuklarına erişen Acı türküler bile ballanır, coşup taşan, Ve müthiş bir güç taşıyan sözleine karşın, Antik çağlara ait ağıtlar, güzel ve hoş, Eski zaman yakınmaları derler, bomboş, Alışılagelmiş ilahileri bir insan cinsinin, Türküleri, tarlaya ellerinden zincirli kölenin, Ki toprağın işler, rüzgarlara tohum saçar, Bin bir acı pahasına bir avuç tahıl biçer, ve ücret yerine alı kor kendine düşen payı, Bir parçacık şarap, zeytinyağı ve buğdayı...
Stok Kodu:9789757530725Boyut:14x20Sayfa Sayısı:385 s.Basım Yeri:İstanbulBaskı:1Basım Tarihi:2004Çeviren:Nadiye R. ÇobanoğluKapak Türü:Karton KapakKağıt Türü:3. HamurDili:Türkçe
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.