#smrgSAHAF İnsan ve Siyaset: Siyasetin Psikolojik Temelleri -

Stok Kodu:
1199050524
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
269 s.
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2003
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199050524
436519
İnsan ve Siyaset: Siyasetin Psikolojik Temelleri -
İnsan ve Siyaset: Siyasetin Psikolojik Temelleri - #smrgSAHAF
0.00
İnsan, tek bir dürtünün aracı olarak algılanamayacağı gibi, rasyonel veya irrasyonel bir tek belirleyici sebebin deterministik nedeni veya sonucu/ürünü olarak da ele alınamaz. İnsan; "çeşitli yoğunluk durumlarında oluşan sonuçların bileşiminden çok daha fazlasıdır". Bu yüzden, sonsuz sayıda İnsan davranış güdüsü, sonsuz sayıda insan ilişkilerinin kombinezonu olabilir. Asıl olan, siyasetin tüm insanları ortak bir üst aklın ürünü olan güdü ile tercihe zorlamaması, onların hayatını bir üstün/"iyi" doğa ile düzenlememesidir. Siyaset, insanların doğasını, doğasının iyileştirilmesini, geliştirilmesini düzenlemek üzerine değil, insan doğasının kendisini gerçekleştirmesinin önündeki engelleri kaldırmak ve gelişmesini kolaylaştıran şartlan yaratmak üzerine kurulmalıdır. Tek gelişme yolu da, bireyin kendi özgürlüğünü sadece kendisinin belirlemesi/planlamasıdır. Diğer tüm belirleyici/düzenleyici/planlayıcı siyasetler bireyin köleliğini geliştirir. Bu planlayıcı politikaların amacı, yönü ve yöntemi ne olursa olsun, nereye olursa olsun. İnsanı "mutlu kılma" adına söylenen ve uygulanan tüm siyaset kurgulamaları, insanın "mutlu olma" hakkını gasp ettiği gibi, insanı, insan yapan sonsuz tercihler arasında karar verme iradesini sınırlandırır ve sonuçta "mutluluğu arama" özgürlüğünü yok eder.

Siyaset; ne kadar farklı olursa olsun, insan doğasındaki sırrın belirlenmesi üzerinden değil, keşfedilmesi; yok edilmesi, tekleştirilmesi üzerinden değil de, özgürleştirilmesi ve farklılıklara saygı duyulması üzerinden barışçı yollarla sürdürülmesidir. İnsan doğasındaki farklılıkları yok etmek, tekleştirmek ile insanı köleleştirmek, hatta öldürmek arasında hiçbir fark yoktur. (Arka kapaktan)

İnsan, tek bir dürtünün aracı olarak algılanamayacağı gibi, rasyonel veya irrasyonel bir tek belirleyici sebebin deterministik nedeni veya sonucu/ürünü olarak da ele alınamaz. İnsan; "çeşitli yoğunluk durumlarında oluşan sonuçların bileşiminden çok daha fazlasıdır". Bu yüzden, sonsuz sayıda İnsan davranış güdüsü, sonsuz sayıda insan ilişkilerinin kombinezonu olabilir. Asıl olan, siyasetin tüm insanları ortak bir üst aklın ürünü olan güdü ile tercihe zorlamaması, onların hayatını bir üstün/"iyi" doğa ile düzenlememesidir. Siyaset, insanların doğasını, doğasının iyileştirilmesini, geliştirilmesini düzenlemek üzerine değil, insan doğasının kendisini gerçekleştirmesinin önündeki engelleri kaldırmak ve gelişmesini kolaylaştıran şartlan yaratmak üzerine kurulmalıdır. Tek gelişme yolu da, bireyin kendi özgürlüğünü sadece kendisinin belirlemesi/planlamasıdır. Diğer tüm belirleyici/düzenleyici/planlayıcı siyasetler bireyin köleliğini geliştirir. Bu planlayıcı politikaların amacı, yönü ve yöntemi ne olursa olsun, nereye olursa olsun. İnsanı "mutlu kılma" adına söylenen ve uygulanan tüm siyaset kurgulamaları, insanın "mutlu olma" hakkını gasp ettiği gibi, insanı, insan yapan sonsuz tercihler arasında karar verme iradesini sınırlandırır ve sonuçta "mutluluğu arama" özgürlüğünü yok eder.

Siyaset; ne kadar farklı olursa olsun, insan doğasındaki sırrın belirlenmesi üzerinden değil, keşfedilmesi; yok edilmesi, tekleştirilmesi üzerinden değil de, özgürleştirilmesi ve farklılıklara saygı duyulması üzerinden barışçı yollarla sürdürülmesidir. İnsan doğasındaki farklılıkları yok etmek, tekleştirmek ile insanı köleleştirmek, hatta öldürmek arasında hiçbir fark yoktur. (Arka kapaktan)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat