#smrgKİTABEVİ İngiliz Yönetimi Döneminde Kıbrıs Türklerinin Siyasi Örgütlenmeleri (1923 - 1960) -

Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
IV/A-23.1. Dizi - Sayı: 16
Dizi Adı:
IV/A-23.1. Dizi - Sayı: 16
ISBN-10:
9751748423
Kargoya Teslim Süresi:
7&15
Stok Kodu:
1199202461
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
12+532 s. resim, tıpkıbasım
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021
Kapak Türü:
Sert Kapak
Kağıt Türü:
Ivory Kağıt
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199202461
588456
İngiliz Yönetimi Döneminde Kıbrıs Türklerinin Siyasi Örgütlenmeleri (1923 - 1960) -
İngiliz Yönetimi Döneminde Kıbrıs Türklerinin Siyasi Örgütlenmeleri (1923 - 1960) - #smrgKİTABEVİ
0.00
ÖNSÖZ

Kıbrıs Doğu Akdeniz'deki stratejik konumundan dolayı uzun yıllar boyunca farklı devletler tarafından ele geçirilmiş, birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Osmanlı Devleti'nin Kıbrıs'a ilgisi 15. yüzyılda başlamış ancak adanın ele geçirilmesi 16. yüzyılda olmuştur. Osmanlı Devleti, Kıbrıs adasını 1571 yılında fethetmiştir. Bu tarihten itibaren Kıbrıs'taki Osmanlı egemenliği 307 yıl boyunca kesintisiz devam etmiştir. Ancak Osmanlı Devleti çöküş sürecinin başlangıcı 19. Yüzyılda olmuştur. Osmanlı Devleti bu yüzyılda girdiği savaşlardan yenilgi ile ayrılmış, bekâsını Avrupalı devletlerin hamiliğine bırakmıştır. Osmanlı Devleti ile Rus Çarlığı arasında yapılan 1877-1878 Harbi'nin sonuçları Akdeniz'de çıkarları olan İngiltere'yi tedirgin etmiştir. Osmanlı Devleti, 4 Haziran 1878 tarihinde ile imzaladığı Kıbrıs Konvansiyonu ile adanın yönetimini geçici olarak İngiltere'ye bırakmıştır.

Kıbrıs Türk toplumu, İngiltere'nin adada yönetimi ele geçirmesi ile birlikte o tarihe kadar olan ayrıcalıklı konumunu yitirmeye başlamıştır. Kıbrıs'ta çoğunluk unsur olarak bulunan Rumlar, gerek kamusal alanlardaki görevlendirmelerde gerekse yasama ve idari meclislerdeki temsiliyetlerde avantajlı bir konum elde etmişler ve bu durumu siyasi örgütlenmelerde de bir avantaj olarak kullanmışlardır. Kıbrıs Türkleri ise, Osmanlı toplum yapısının da bir sonucu olarak Rumlardan çok sonra örgütlenmeye başlamışlardır.

Kıbrıs Türk toplumu, esas olarak kendi topraklarına sahip çıkmak amacıyla siyasi örgütlenme faaliyetlerini Rumların Enosis girişimlerine karşı başlatmıştır. Lozan Barış Antlaşması'na kadar olan dönemde yapılan Kıbrıs Türk siyasi örgütlenmelerindeki temel motivasyon, Rumların Enosis girişimlerinin başarısızlığa uğratılması ve Türkiye'deki Milli Mücadele'nin desteklenmesi olmuştur.

Kıbrıs Türk toplumu, Lozan Barış Antlaşması ile Kıbrıs'ın "de juré" olarak İngiltere'ye bırakılmasıyla birlikte toplumsal ve siyasal haklarını arama süreci yeni bir boyut kazanmıştır. Kıbrıs Türkleri, özellikle Kıbrıs'ın hukuken İngiltere'nin egemenliğine bırakıldığı 1923 yılından itibaren siyasi faaliyetlerde bulunurlarken Türkiye'de gerçekleştirilen devrimlerin etkisinde kalmışlar ve Mustafa Kemal Paşa'dan etkilenmişlerdir. Bu çerçevede faaliyetlerini 1931 yılına kadar sürdürmüşlerdir.

Ne var ki, Kıbrıs Türklerinin siyasi faaliyetleri, gerek Rumların 1931 yılın da çıkardıkları isyan gerekse İngiliz yönetiminin bu olaydan sonra uyguladığı örfi idarenin etkisiyle 1943 yılına kadar kesintiye uğramıştır.

İngiltere'nin Kıbrıs politikası, İkinci Dünya Savaşı ile birlikte değişmeye başlamış, bu durum Kıbrıs Türklerinin siyasi örgütlenme faaliyetlerine de doğrudan yansımıştır. Kıbrıs Türk siyasi örgütlenmeleri, 1943 yılından 1960 yılına kadar olan 17 yıllık süre boyunca, hem Rumların Enosis faaliyetlerinden hem Türkiye ile İngiltere'nin Kıbrıs politikalarından doğrudan etkilenmiştir.

Bir sorun olarak devam ettiği 21. yüzyılın ilk çeyreğinde Kıbrıs'ın geleceği ile ilgili sağlıklı değerlendirmeler yapabilmek için, 1960'da ilan edilen Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kuruluş u öncesindeki siyasi gelişmeleri ayrıntılı olarak bilmek gereklidir.

ÖNSÖZ

Kıbrıs Doğu Akdeniz'deki stratejik konumundan dolayı uzun yıllar boyunca farklı devletler tarafından ele geçirilmiş, birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Osmanlı Devleti'nin Kıbrıs'a ilgisi 15. yüzyılda başlamış ancak adanın ele geçirilmesi 16. yüzyılda olmuştur. Osmanlı Devleti, Kıbrıs adasını 1571 yılında fethetmiştir. Bu tarihten itibaren Kıbrıs'taki Osmanlı egemenliği 307 yıl boyunca kesintisiz devam etmiştir. Ancak Osmanlı Devleti çöküş sürecinin başlangıcı 19. Yüzyılda olmuştur. Osmanlı Devleti bu yüzyılda girdiği savaşlardan yenilgi ile ayrılmış, bekâsını Avrupalı devletlerin hamiliğine bırakmıştır. Osmanlı Devleti ile Rus Çarlığı arasında yapılan 1877-1878 Harbi'nin sonuçları Akdeniz'de çıkarları olan İngiltere'yi tedirgin etmiştir. Osmanlı Devleti, 4 Haziran 1878 tarihinde ile imzaladığı Kıbrıs Konvansiyonu ile adanın yönetimini geçici olarak İngiltere'ye bırakmıştır.

Kıbrıs Türk toplumu, İngiltere'nin adada yönetimi ele geçirmesi ile birlikte o tarihe kadar olan ayrıcalıklı konumunu yitirmeye başlamıştır. Kıbrıs'ta çoğunluk unsur olarak bulunan Rumlar, gerek kamusal alanlardaki görevlendirmelerde gerekse yasama ve idari meclislerdeki temsiliyetlerde avantajlı bir konum elde etmişler ve bu durumu siyasi örgütlenmelerde de bir avantaj olarak kullanmışlardır. Kıbrıs Türkleri ise, Osmanlı toplum yapısının da bir sonucu olarak Rumlardan çok sonra örgütlenmeye başlamışlardır.

Kıbrıs Türk toplumu, esas olarak kendi topraklarına sahip çıkmak amacıyla siyasi örgütlenme faaliyetlerini Rumların Enosis girişimlerine karşı başlatmıştır. Lozan Barış Antlaşması'na kadar olan dönemde yapılan Kıbrıs Türk siyasi örgütlenmelerindeki temel motivasyon, Rumların Enosis girişimlerinin başarısızlığa uğratılması ve Türkiye'deki Milli Mücadele'nin desteklenmesi olmuştur.

Kıbrıs Türk toplumu, Lozan Barış Antlaşması ile Kıbrıs'ın "de juré" olarak İngiltere'ye bırakılmasıyla birlikte toplumsal ve siyasal haklarını arama süreci yeni bir boyut kazanmıştır. Kıbrıs Türkleri, özellikle Kıbrıs'ın hukuken İngiltere'nin egemenliğine bırakıldığı 1923 yılından itibaren siyasi faaliyetlerde bulunurlarken Türkiye'de gerçekleştirilen devrimlerin etkisinde kalmışlar ve Mustafa Kemal Paşa'dan etkilenmişlerdir. Bu çerçevede faaliyetlerini 1931 yılına kadar sürdürmüşlerdir.

Ne var ki, Kıbrıs Türklerinin siyasi faaliyetleri, gerek Rumların 1931 yılın da çıkardıkları isyan gerekse İngiliz yönetiminin bu olaydan sonra uyguladığı örfi idarenin etkisiyle 1943 yılına kadar kesintiye uğramıştır.

İngiltere'nin Kıbrıs politikası, İkinci Dünya Savaşı ile birlikte değişmeye başlamış, bu durum Kıbrıs Türklerinin siyasi örgütlenme faaliyetlerine de doğrudan yansımıştır. Kıbrıs Türk siyasi örgütlenmeleri, 1943 yılından 1960 yılına kadar olan 17 yıllık süre boyunca, hem Rumların Enosis faaliyetlerinden hem Türkiye ile İngiltere'nin Kıbrıs politikalarından doğrudan etkilenmiştir.

Bir sorun olarak devam ettiği 21. yüzyılın ilk çeyreğinde Kıbrıs'ın geleceği ile ilgili sağlıklı değerlendirmeler yapabilmek için, 1960'da ilan edilen Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kuruluş u öncesindeki siyasi gelişmeleri ayrıntılı olarak bilmek gereklidir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat