#smrgKİTABEVİ Felsefe Dersleri: 85 Yıl Sonra Günyüzüne Çıkarılan Kayıp Eser - 2006

Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Dizgi Ofset
Dizi Adı:
Osmanlı Felsefe Çalışmaları 6
ISBN-10:
9789758867899
Hazırlayan:
Sadeleştirenler ve yayına hazırlayanlar: Ali Utku, Erdoğan Erbay
Stok Kodu:
1199077708
Boyut:
17x25
Sayfa Sayısı:
XVIII + 922 s.
Basım Yeri:
Konya
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2006
Kapak Türü:
Ciltli
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
0,00
1199077708
463591
Felsefe Dersleri: 85 Yıl Sonra Günyüzüne Çıkarılan Kayıp Eser -        2006
Felsefe Dersleri: 85 Yıl Sonra Günyüzüne Çıkarılan Kayıp Eser - 2006 #smrgKİTABEVİ
0.00
“Gittikçe esaret hafifliyorsa da, tahammül de azalıyor. İnsanın sinirleri çelikten değil ki, ilanihaye metanetini muhafaza etsin; fakat ben d, felsefe gibi kuvvetli bir sinir ilacı bulunduğu için, metanetim eksilmiyor.Hadiseleri herkes başka türlü görür; filozof başka türlü görür. Filozof hadiselere bakmaz, bu hadiselerin bir araya gelince ifade ettikleri tekamül hareketine bakar. Cemiyetler terakkiye, tekamüle doğru gidiyorlar mı? Filozofun aradığı budur.Tekamül varsa, istikbal iyidir.o halde gam yoktur.Mesela ipekböceği kozanın içine bir tırtıl halinde gelir. Kozaya röntgen şua'iyle bakıldığı zaman tırtılın büzülmeye başladığı görülür. Başkaları bunu görünce eyvah ipekböceği ölüyor, der. Halbuki filozof bakınca der ki, hayır, ipekböceği ölmüyor belki tırtıl halinden, kelebek haline geçiyor. İpekböceği gibi, cemiyetler de tırtıl halinden, kelebek haline geçebilirler. İşte bugün dünyadaki karışıklıklar bundan ileri geliyor...” -Ziya Gökalp (Felsefe Dersleri'ni kaleme aldığı Malta'daki sürgün günlerinde, kızı Seniha'ya Polverista'dan yazdığı 14 Haziran 1920 tarihli mektubundan)
“Gittikçe esaret hafifliyorsa da, tahammül de azalıyor. İnsanın sinirleri çelikten değil ki, ilanihaye metanetini muhafaza etsin; fakat ben d, felsefe gibi kuvvetli bir sinir ilacı bulunduğu için, metanetim eksilmiyor.Hadiseleri herkes başka türlü görür; filozof başka türlü görür. Filozof hadiselere bakmaz, bu hadiselerin bir araya gelince ifade ettikleri tekamül hareketine bakar. Cemiyetler terakkiye, tekamüle doğru gidiyorlar mı? Filozofun aradığı budur.Tekamül varsa, istikbal iyidir.o halde gam yoktur.Mesela ipekböceği kozanın içine bir tırtıl halinde gelir. Kozaya röntgen şua'iyle bakıldığı zaman tırtılın büzülmeye başladığı görülür. Başkaları bunu görünce eyvah ipekböceği ölüyor, der. Halbuki filozof bakınca der ki, hayır, ipekböceği ölmüyor belki tırtıl halinden, kelebek haline geçiyor. İpekböceği gibi, cemiyetler de tırtıl halinden, kelebek haline geçebilirler. İşte bugün dünyadaki karışıklıklar bundan ileri geliyor...” -Ziya Gökalp (Felsefe Dersleri'ni kaleme aldığı Malta'daki sürgün günlerinde, kızı Seniha'ya Polverista'dan yazdığı 14 Haziran 1920 tarihli mektubundan)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat