#smrgSAHAF Düzenin Yabancılaşması: Batılılaşma -

Stok Kodu:
1199037738
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
243 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
1994
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
0,00
1199037738
423784
Düzenin Yabancılaşması: Batılılaşma -
Düzenin Yabancılaşması: Batılılaşma - #smrgSAHAF
0.00
İdris Küçükömer bu kitabında, Batılılaşmanın halka nasıl karşı düştüğünü Osmanlı ve dolayısıyla Cumhuriyet düzeninin nasıl yabancılaştırıldığını, İslamcı-doğucu halk kitleleri ile bugün CHP tarafından temsil edilen Batıcı-Laik bürokratlar arasındaki mücadelenin nedenlerini ortaya koyarak sosyalistlere stratejik ipuçları vermektedir.

Toplumların kültür hayatında, değişik tarihi kategoriler ile özdeşleşen, o dönemlerin bir alanında, çözümleyecisi, sözcüsü olabilecek düşünce ürünleri ortaya çıkar. 'Düzenin Yabancılaşması', işte böyle bir eserdir.1969'da ilk baskısı yapıldığında 'ilerici' ve 'gerici' kavramlarının yerleri değişmişti. Türkiye'de üretim güçlerinin geliştirilmesi yolundaki istekleri ve siyasal baskıları nedeniyle geniş 'İslamcı-Doğucu halk kitleleri'ni Türkiye'nin 'ilerici güçleri', 'Batıcı-laik' bürokratik sosyal güçleri ise, Türkiye'nin 'gericileri' olarak nitelemiştir

Açıkça ilan edilmemiş bir 'ambargo' ile cezalandırılan, yaşamamış ve yok sayılan, düşünceleri anonimleştirilip, sulandırılan Küçükömer'in kitabını, kendine 'ben Doğu'lu muyum yoksa Batı'lı mı? ' veya 'Neyiz ki? ' 'Neyi değiştirebiliriz? ' sorusunu soran, 'sivilleşme' ve 'demokratikleşme' konusunda kendini sorumlu gören okurlar için yeniden yayınlamak sevindiricidir.

İsmet Paşa'nın 'İçinde bulunduğunuz vaziyeti bilesiniz, Padişah düşmanınızdır. Bana bakın, kimse işitmesin, millet düşmanınızdır.' gibi çarpıcı belgelere dayalı siyasi çözümlemeleri, yarınlara yönelik 'demokratik ve sivil Türkiye' için ışık tutacaktır.

İdris Küçükömer bu kitabında, Batılılaşmanın halka nasıl karşı düştüğünü Osmanlı ve dolayısıyla Cumhuriyet düzeninin nasıl yabancılaştırıldığını, İslamcı-doğucu halk kitleleri ile bugün CHP tarafından temsil edilen Batıcı-Laik bürokratlar arasındaki mücadelenin nedenlerini ortaya koyarak sosyalistlere stratejik ipuçları vermektedir.

Toplumların kültür hayatında, değişik tarihi kategoriler ile özdeşleşen, o dönemlerin bir alanında, çözümleyecisi, sözcüsü olabilecek düşünce ürünleri ortaya çıkar. 'Düzenin Yabancılaşması', işte böyle bir eserdir.1969'da ilk baskısı yapıldığında 'ilerici' ve 'gerici' kavramlarının yerleri değişmişti. Türkiye'de üretim güçlerinin geliştirilmesi yolundaki istekleri ve siyasal baskıları nedeniyle geniş 'İslamcı-Doğucu halk kitleleri'ni Türkiye'nin 'ilerici güçleri', 'Batıcı-laik' bürokratik sosyal güçleri ise, Türkiye'nin 'gericileri' olarak nitelemiştir

Açıkça ilan edilmemiş bir 'ambargo' ile cezalandırılan, yaşamamış ve yok sayılan, düşünceleri anonimleştirilip, sulandırılan Küçükömer'in kitabını, kendine 'ben Doğu'lu muyum yoksa Batı'lı mı? ' veya 'Neyiz ki? ' 'Neyi değiştirebiliriz? ' sorusunu soran, 'sivilleşme' ve 'demokratikleşme' konusunda kendini sorumlu gören okurlar için yeniden yayınlamak sevindiricidir.

İsmet Paşa'nın 'İçinde bulunduğunuz vaziyeti bilesiniz, Padişah düşmanınızdır. Bana bakın, kimse işitmesin, millet düşmanınızdır.' gibi çarpıcı belgelere dayalı siyasi çözümlemeleri, yarınlara yönelik 'demokratik ve sivil Türkiye' için ışık tutacaktır.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat