#smrgKİTABEVİ Divanu Lügati't-Türk: Giriş Metin Çeviri Notlar Dizin CİLTLİ - 2020

Kondisyon:
Yeni
Yayın Yönetmeni:
Önka Matbaacılık
Basıldığı Matbaa:
Önka Matbaacılık
Dizi Adı:
Yayın No 1120
ISBN-10:
9751628374
Hazırlayan:
Ahmet Bican Ercilasun, Ziyat Akkoyunlu
Stok Kodu:
1199169113
Boyut:
21x28
Sayfa Sayısı:
CXIX + 995 s.
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
4
Basım Tarihi:
2020
Kapak Türü:
Ciltli Şömizli
Kağıt Türü:
Kuşe Kağıt
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
Bu üründen 1 adet satın alınmıştır.
1199169113
555242
Divanu Lügati't-Türk: Giriş Metin Çeviri Notlar Dizin CİLTLİ -        2020
Divanu Lügati't-Türk: Giriş Metin Çeviri Notlar Dizin CİLTLİ - 2020 #smrgKİTABEVİ
0.00
Türk yazı dillerinin, lehçelerinin ve ağızlarının dil özelliklerini belirleyen, söz varlığını derleyerek bir araya getiren Kâşgarlı Mahmud kendisine sonsuz bir ün, bitmez tükenmez bir kaynak sağlaması dileğiyle elde ettiği bu bilgileri yazıya geçirerek ortaya koyduğu eserine Dîvânu Lugâti't-Türk adını vermiştir.

Döneminin yazı dilinin dil bilgisi kurallarını ve söz varlığını eserinde toplayan Kâşgarlı Mahmud, bu ölçünlü dil çerçevesinde diğer Türk topluluklarının ağız özelliklerini hem ses hem de söz varlığı bakımından ayrıntılı biçimde ele almıştır. Zaman zaman biçim bilgisi yönünden belirlediği farklılıklara da işaret eden Kâşgarlı Mahmud bu nedenle eserine Türk Lehçeleri (veya Ağızları) Sözlüğü adını vermiştir.

Kâşgarlı Mahmud, eseriyle tam olarak bağdaşan bir ad seçmiştir. Gerçekten de Dîvânu Lugâti't-Türk, Türk soylu halkların dil özelliklerini ve o dönemin söz varlığını olabildiğince ayrıntısıyla ortaya koyan bir “divan”dır…

Dîvânu Lugâti't-Türk'ün yeni bir yayını olan bu eserde metin yeniden kurulmuş, tercüme yeniden yapılmıştır. “Metin” ile kastettiğimiz Dîvânu Lugâti't-Türk içindeki Türkçe malzemenin bütünüdür. Kelimeler, kelime grupları, cümleler, atasözleri, şiirler ve hatta ekler. Bütün bu malzemenin 11. yüzyıl Türkçesinin özelliklerine uygun olarak doğru okunması Dîvânu Lugâti't-Türk yayınlarındaki en büyük sorunlardan biridir. Arapça anlamlara; kelimenin, eserin diğer yerlerindeki kullanımlarına, en önemlisi tarihî ve yaşayan lehçelerle karşılaştırmalara ve tabii daha önce yapılan çalışmalara dayanarak en doğru okunuş bulunmaya ve en doğru metni kurulmaya çalışılmıştır.

Yapılan çeşitli sayımlar sonucunda Dîvânu Lugâti't-Türk'teki söz varlığı konusunda farklı verilere ulaşılmıştır. Carl Brockelmann'ın yayımladığı Mitteltürkischer Wortshatz nach Mahmud al-Kaşgaris Divan Lugat at-Türk adlı eserde 7.993 söz bulunmaktadır. Besim Atalay'ın üç ciltlik çevirisinin 1943 yılında yayımlanan “endeks”inde verilen sözcük sayısı ise 8.783'tür. Dîvânu Lugâti't-Türk'ün Özbekistan'daki yayımında ise 9.222 sözcük bulunmaktadır. M. Vefa Nalbant'ın çalışmasında ise Dîvânu Lugâti't-Türk'te 5.147'si ad, 3.477'si fiil olmak üzere 8.624 sözcüğün madde başı olarak bulunduğu belirtilmiştir. Verilerdeki bu farklılığın nedeni, bazı çalışmalarda madde başı sözlerin yanı sıra madde içinde örnek cümlelerde geçen sözlerin de söz varlığına katılmış olması ve madde başı sözlerle birlikte değerlendirilmesidir.

Söz varlığında genel Türk dilinde kullanılan sözler olduğu gibi Uygurların, Oğuzların, Türkmenlerin, Kırgızların, Çiğillerin, Yağmaların, Arguların ve diğer Türk topluluklarının kendilerine özgü sözleri de bulunmaktadır. Kâşgarlı Mahmud bununla da yetinmemiş, Türk lehçelerinin yanı sıra bu lehçelerin ağızlarında yerel olarak kullanılan sözlere de yer vermiştir.

Kâşgarlı Mahmud'un özel adları da söz varlığına alarak ayrıntılı bilgiler vermesi esere ansiklopedik sözlük, hatta ansiklopedi niteliğini de kazandırmıştır. Bunlar içerisinde şehir, köy, dağ, ırmak, deniz gibi coğrafya adları ile kişi ve topluluk adları da yer almaktadır.

Özellikle Türk topluluklarının adlarını açıkladığı maddelerde Kâşgarlı Mahmud'un verdiği ayrıntılı bilgiler dikkat çekicidir. Kâşgarlı Mahmud bu adlarla ilgili olarak kısa tanım yapmak yerine ayrıntılı bilgi vermeye, anlattıklarını atasözleriyle, manzum parçalarla, zaman zaman da hadislerle tanıklamaya özen göstermiştir.

Dîvânu Lugâti't-Türk'ün söz varlığı aslında Türk kültürünün tarihsel boyutunu ve özelliklerini ortaya koymaktadır. Bu söz varlığı incelendiğinde, Türklerin aile yapısını, akrabalık ilişkilerini, eski ve yeni inançlarını, toplumsal yaşayışını, devlet yapısını, iktisadi etkinliklerini, sanatını, yemeklerini, haberleşmelerini, ulaşımlarını, silahlarını kısacası Türklerle ilgili her şeyi ortaya koyan eşsiz bir kaynak karşımıza çıkmaktadır.

Türk yazı dillerinin, lehçelerinin ve ağızlarının dil özelliklerini belirleyen, söz varlığını derleyerek bir araya getiren Kâşgarlı Mahmud kendisine sonsuz bir ün, bitmez tükenmez bir kaynak sağlaması dileğiyle elde ettiği bu bilgileri yazıya geçirerek ortaya koyduğu eserine Dîvânu Lugâti't-Türk adını vermiştir.

Döneminin yazı dilinin dil bilgisi kurallarını ve söz varlığını eserinde toplayan Kâşgarlı Mahmud, bu ölçünlü dil çerçevesinde diğer Türk topluluklarının ağız özelliklerini hem ses hem de söz varlığı bakımından ayrıntılı biçimde ele almıştır. Zaman zaman biçim bilgisi yönünden belirlediği farklılıklara da işaret eden Kâşgarlı Mahmud bu nedenle eserine Türk Lehçeleri (veya Ağızları) Sözlüğü adını vermiştir.

Kâşgarlı Mahmud, eseriyle tam olarak bağdaşan bir ad seçmiştir. Gerçekten de Dîvânu Lugâti't-Türk, Türk soylu halkların dil özelliklerini ve o dönemin söz varlığını olabildiğince ayrıntısıyla ortaya koyan bir “divan”dır…

Dîvânu Lugâti't-Türk'ün yeni bir yayını olan bu eserde metin yeniden kurulmuş, tercüme yeniden yapılmıştır. “Metin” ile kastettiğimiz Dîvânu Lugâti't-Türk içindeki Türkçe malzemenin bütünüdür. Kelimeler, kelime grupları, cümleler, atasözleri, şiirler ve hatta ekler. Bütün bu malzemenin 11. yüzyıl Türkçesinin özelliklerine uygun olarak doğru okunması Dîvânu Lugâti't-Türk yayınlarındaki en büyük sorunlardan biridir. Arapça anlamlara; kelimenin, eserin diğer yerlerindeki kullanımlarına, en önemlisi tarihî ve yaşayan lehçelerle karşılaştırmalara ve tabii daha önce yapılan çalışmalara dayanarak en doğru okunuş bulunmaya ve en doğru metni kurulmaya çalışılmıştır.

Yapılan çeşitli sayımlar sonucunda Dîvânu Lugâti't-Türk'teki söz varlığı konusunda farklı verilere ulaşılmıştır. Carl Brockelmann'ın yayımladığı Mitteltürkischer Wortshatz nach Mahmud al-Kaşgaris Divan Lugat at-Türk adlı eserde 7.993 söz bulunmaktadır. Besim Atalay'ın üç ciltlik çevirisinin 1943 yılında yayımlanan “endeks”inde verilen sözcük sayısı ise 8.783'tür. Dîvânu Lugâti't-Türk'ün Özbekistan'daki yayımında ise 9.222 sözcük bulunmaktadır. M. Vefa Nalbant'ın çalışmasında ise Dîvânu Lugâti't-Türk'te 5.147'si ad, 3.477'si fiil olmak üzere 8.624 sözcüğün madde başı olarak bulunduğu belirtilmiştir. Verilerdeki bu farklılığın nedeni, bazı çalışmalarda madde başı sözlerin yanı sıra madde içinde örnek cümlelerde geçen sözlerin de söz varlığına katılmış olması ve madde başı sözlerle birlikte değerlendirilmesidir.

Söz varlığında genel Türk dilinde kullanılan sözler olduğu gibi Uygurların, Oğuzların, Türkmenlerin, Kırgızların, Çiğillerin, Yağmaların, Arguların ve diğer Türk topluluklarının kendilerine özgü sözleri de bulunmaktadır. Kâşgarlı Mahmud bununla da yetinmemiş, Türk lehçelerinin yanı sıra bu lehçelerin ağızlarında yerel olarak kullanılan sözlere de yer vermiştir.

Kâşgarlı Mahmud'un özel adları da söz varlığına alarak ayrıntılı bilgiler vermesi esere ansiklopedik sözlük, hatta ansiklopedi niteliğini de kazandırmıştır. Bunlar içerisinde şehir, köy, dağ, ırmak, deniz gibi coğrafya adları ile kişi ve topluluk adları da yer almaktadır.

Özellikle Türk topluluklarının adlarını açıkladığı maddelerde Kâşgarlı Mahmud'un verdiği ayrıntılı bilgiler dikkat çekicidir. Kâşgarlı Mahmud bu adlarla ilgili olarak kısa tanım yapmak yerine ayrıntılı bilgi vermeye, anlattıklarını atasözleriyle, manzum parçalarla, zaman zaman da hadislerle tanıklamaya özen göstermiştir.

Dîvânu Lugâti't-Türk'ün söz varlığı aslında Türk kültürünün tarihsel boyutunu ve özelliklerini ortaya koymaktadır. Bu söz varlığı incelendiğinde, Türklerin aile yapısını, akrabalık ilişkilerini, eski ve yeni inançlarını, toplumsal yaşayışını, devlet yapısını, iktisadi etkinliklerini, sanatını, yemeklerini, haberleşmelerini, ulaşımlarını, silahlarını kısacası Türklerle ilgili her şeyi ortaya koyan eşsiz bir kaynak karşımıza çıkmaktadır.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat