#smrgKİTABEVİ Değişen Dünyada Almanya ve Türkler: Ulusal Çıkar, Ulusal Kimlik ve Kamuoyu Tercihi Açısından Bir İnceleme -

Stok Kodu:
1199155491
Boyut:
15x22
Sayfa Sayısı:
353 s.
Basım Yeri:
Bursa
Baskı:
4
Basım Tarihi:
2009
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
1. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199155491
541646
Değişen Dünyada Almanya ve Türkler: Ulusal Çıkar, Ulusal Kimlik ve Kamuoyu Tercihi Açısından Bir İnceleme -
Değişen Dünyada Almanya ve Türkler: Ulusal Çıkar, Ulusal Kimlik ve Kamuoyu Tercihi Açısından Bir İnceleme - #smrgKİTABEVİ
0.00
Almanlar içe dönük bir görüntü verseler de, dış dünya ile ilişkilerini hep canlı tutmak istemişlerdir. Ama bunun yöntemi ve araçları hem dışarıda hem de kendi aralarında genellikle tartışma konusu olmuştur. Avrupa'nın merkezinde dokuz ülkeyle çevrelenmiş olan Almanya; bilimde, düşünce/fikir hayatında ve edebiyatta dünyaca ünlü kişiler yetiştirdiği halde, kimbilir belki de asıl bundan dolayı, siyasal gücüyle kültürel varlığını parçalı/sorunlu bir kimlikle sürdürmek zorunda kalmıştır genellikle. Almanya'nın belirli bir coğrafya olmaktan çok, "dünyanın gözlemlenebileceği" bir yer/konum olarak düşünülmesi de bir Alman beklentisini yansıtır.

Almanya doğrudan ulusal güç yoluyla değil, bir tür "kurumsallaşmış güç" olanağı veren Avrupa Birliği yoluyla Avrupa'da ve dünyada siyasetine meşru zemin yaratarak varlık göstermeyi yeğlemektedir. Bu bakımdan Avrupa Birliği bu meşruiyet sağlayıcı etkisiyle Almanya için, denetleyici rolüyle de diğer Avrupa ülkeleri için vazgeçilmez bir oluşumdur. Aynı zamanda bir güvenlik unsurudur.

Bu arada sadece Almanya'da üç milyonu bulan nüfuslarıyla Türkler, giderek Alman ve Avrupa ekonomisi için önemli bir unsur haline gelmektedir. Bu gerçekliğin farkında olarak gerekli önlemleri almak, her iki tarafın da yararına olacaktır. Kitapta bu konuların çok boyutlu biçimde, ama kendi sınırlılığı korunarak, sorgulanıp çözümlenmesine çalışılmaktadır.

Almanlar içe dönük bir görüntü verseler de, dış dünya ile ilişkilerini hep canlı tutmak istemişlerdir. Ama bunun yöntemi ve araçları hem dışarıda hem de kendi aralarında genellikle tartışma konusu olmuştur. Avrupa'nın merkezinde dokuz ülkeyle çevrelenmiş olan Almanya; bilimde, düşünce/fikir hayatında ve edebiyatta dünyaca ünlü kişiler yetiştirdiği halde, kimbilir belki de asıl bundan dolayı, siyasal gücüyle kültürel varlığını parçalı/sorunlu bir kimlikle sürdürmek zorunda kalmıştır genellikle. Almanya'nın belirli bir coğrafya olmaktan çok, "dünyanın gözlemlenebileceği" bir yer/konum olarak düşünülmesi de bir Alman beklentisini yansıtır.

Almanya doğrudan ulusal güç yoluyla değil, bir tür "kurumsallaşmış güç" olanağı veren Avrupa Birliği yoluyla Avrupa'da ve dünyada siyasetine meşru zemin yaratarak varlık göstermeyi yeğlemektedir. Bu bakımdan Avrupa Birliği bu meşruiyet sağlayıcı etkisiyle Almanya için, denetleyici rolüyle de diğer Avrupa ülkeleri için vazgeçilmez bir oluşumdur. Aynı zamanda bir güvenlik unsurudur.

Bu arada sadece Almanya'da üç milyonu bulan nüfuslarıyla Türkler, giderek Alman ve Avrupa ekonomisi için önemli bir unsur haline gelmektedir. Bu gerçekliğin farkında olarak gerekli önlemleri almak, her iki tarafın da yararına olacaktır. Kitapta bu konuların çok boyutlu biçimde, ama kendi sınırlılığı korunarak, sorgulanıp çözümlenmesine çalışılmaktadır.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat