#smrgSAHAF Cüneyt Arcayürek Açıklıyor 7: Demokrasinin Sonbaharı 1977 - 1978 -

Stok Kodu:
1199120455
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
562 s.
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
1985
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199120455
506157
Cüneyt Arcayürek Açıklıyor 7: Demokrasinin Sonbaharı 1977 - 1978 -
Cüneyt Arcayürek Açıklıyor 7: Demokrasinin Sonbaharı 1977 - 1978 - #smrgSAHAF
0.00
Bu kitap, bu dörtgen içindeki uyumsuzlukların, kabaran isteklerin, savaşımların öyküsüdür. 1960'tan beri hiç eksik olmayan umutsuzlukların öyküsü... diyor yazar önsözde... Arcayürek, Şubat 1962'de İsmet İnönü'nün bir soruya verdiği şu yanıtı kitabının başlıca teması yapıyor: "Şimdi cevap vereyim, Meclis mi orduya dayanır, ordu mu Meclise dayanır. Bununla bir karşılıklı mesele bulunduğu zannediliyor. Böyle bir mesele yoktur. Ordu, Genelkurmay Başkanı'nın kumandası altındadır. Genelkurmay Başkam, TBMM'den güvenoyu almış olan meşru hükümetin Başbakanı'nın emrindedir. Vaziyet budur." 1960'tan bu yana süren çıkmazların özetini veriyor yazar, 27 Mayıs, Aydemir'in şubat ve mayıs kalkışmaları, 12 Mart, bu arada iktidara gelip giden sivil liderler, partiler, karışıklıklar, cinayetler, sonra da 12 Eylül... Arcayürek'in kitabını okurken sivil yönetimlerin neden çıkmaza girdikleri, askeri karışmaların neden gündeme geldiğini daha kolaylıkla anlıyoruz.

Cüneyt Arcayürek'in kitabı ilginç anlatılarla, önemli belgelerle dolu. İlk kez kamuoyuna sunulan belgeler bunlar... 12 Martta kuvvet komutanlarının muhtırasıyla iktidardan ayrılmak zorunda bırakılan; ki 12 Eylül Harekâtı'nda da aynı kişidir yine bu durumda kalan!.. Başbakanın, Arcayürek'in ses alma aracına söyledikleri çok ilginç... 12 Mart ve 12 Eylül olayları sonucunda iktidardan ayrılan kişi Arcayürek'e görüşlerini, düşünüşlerini olanca açıklığıyla dökmüş. Ne zaman? 12 Mart sonrasında... O gün bugün düşüncelerinde bir değişme olduğu söylenemez... Evet, çok ilginç Arcayürek'in anıları... Yakın tarihimizin olaylarını inceleyecek olanlar için vazgeçilmez bir kaynak...

Bu kitap, bu dörtgen içindeki uyumsuzlukların, kabaran isteklerin, savaşımların öyküsüdür. 1960'tan beri hiç eksik olmayan umutsuzlukların öyküsü... diyor yazar önsözde... Arcayürek, Şubat 1962'de İsmet İnönü'nün bir soruya verdiği şu yanıtı kitabının başlıca teması yapıyor: "Şimdi cevap vereyim, Meclis mi orduya dayanır, ordu mu Meclise dayanır. Bununla bir karşılıklı mesele bulunduğu zannediliyor. Böyle bir mesele yoktur. Ordu, Genelkurmay Başkanı'nın kumandası altındadır. Genelkurmay Başkam, TBMM'den güvenoyu almış olan meşru hükümetin Başbakanı'nın emrindedir. Vaziyet budur." 1960'tan bu yana süren çıkmazların özetini veriyor yazar, 27 Mayıs, Aydemir'in şubat ve mayıs kalkışmaları, 12 Mart, bu arada iktidara gelip giden sivil liderler, partiler, karışıklıklar, cinayetler, sonra da 12 Eylül... Arcayürek'in kitabını okurken sivil yönetimlerin neden çıkmaza girdikleri, askeri karışmaların neden gündeme geldiğini daha kolaylıkla anlıyoruz.

Cüneyt Arcayürek'in kitabı ilginç anlatılarla, önemli belgelerle dolu. İlk kez kamuoyuna sunulan belgeler bunlar... 12 Martta kuvvet komutanlarının muhtırasıyla iktidardan ayrılmak zorunda bırakılan; ki 12 Eylül Harekâtı'nda da aynı kişidir yine bu durumda kalan!.. Başbakanın, Arcayürek'in ses alma aracına söyledikleri çok ilginç... 12 Mart ve 12 Eylül olayları sonucunda iktidardan ayrılan kişi Arcayürek'e görüşlerini, düşünüşlerini olanca açıklığıyla dökmüş. Ne zaman? 12 Mart sonrasında... O gün bugün düşüncelerinde bir değişme olduğu söylenemez... Evet, çok ilginç Arcayürek'in anıları... Yakın tarihimizin olaylarını inceleyecek olanlar için vazgeçilmez bir kaynak...

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat