"Aşağı yukarı Fahim Bey ve Biz dışındaki bütün yazdıkları onun, artık özlemini çektiği bu dünyayı anlatmasına birer bahanedir. Belki Abdülhak Şinasi Hisar'ın suçu yalnızca bu kadarcıktır: O dünyanın özlemini çekmek... bu kadar. Çamlıca'daki Enişte'si bahanedir. Kitap rie romandır ne de hikâye. Oyle bir kitaptır. Abdülhak Şinasi Hisar'ın dili bile acı acı özlemini çektiği o dünyaya bağlıdır" -Turgut Uyar
Cumhuriyet dönemi yazarı olmasına rağmen dil ve üslup açısından Meşrutiyet kuşağına bağlı kalan Hisar'ın bütün yapıtları "hâtıra"ya dayalıdır. Hisar, Çamlıca'daki Eniştemiz'de Hacı Vâmık Beyi yaşadığı zamana, mekâna, hayallerine, rüyalarına ve kullandığı eşyaya bağlı kalarak, renkli ve cümbüşlü bir dille anlatır.
Eski baskıları arasındaki farklar gözetilerek, yazarın dili ve imlası korunarak hazırlanan bu kitap, Hisar'ın edebiyatımızdaki yerini belgeleyecek nitelikte. (Arka kapaktan)
"Aşağı yukarı Fahim Bey ve Biz dışındaki bütün yazdıkları onun, artık özlemini çektiği bu dünyayı anlatmasına birer bahanedir. Belki Abdülhak Şinasi Hisar'ın suçu yalnızca bu kadarcıktır: O dünyanın özlemini çekmek... bu kadar. Çamlıca'daki Enişte'si bahanedir. Kitap rie romandır ne de hikâye. Oyle bir kitaptır. Abdülhak Şinasi Hisar'ın dili bile acı acı özlemini çektiği o dünyaya bağlıdır" -Turgut Uyar
Cumhuriyet dönemi yazarı olmasına rağmen dil ve üslup açısından Meşrutiyet kuşağına bağlı kalan Hisar'ın bütün yapıtları "hâtıra"ya dayalıdır. Hisar, Çamlıca'daki Eniştemiz'de Hacı Vâmık Beyi yaşadığı zamana, mekâna, hayallerine, rüyalarına ve kullandığı eşyaya bağlı kalarak, renkli ve cümbüşlü bir dille anlatır.
Eski baskıları arasındaki farklar gözetilerek, yazarın dili ve imlası korunarak hazırlanan bu kitap, Hisar'ın edebiyatımızdaki yerini belgeleyecek nitelikte. (Arka kapaktan)