#smrgSAHAF Bilim Tanrı'yı Buldu mu? Evrende Amaç Araştırmasında Son Bulgular -

Stok Kodu:
1199064216
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
375 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2005
Çeviren:
Orhan Düz
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199064216
450153
Bilim Tanrı'yı Buldu mu? Evrende Amaç Araştırmasında Son Bulgular -
Bilim Tanrı'yı Buldu mu? Evrende Amaç Araştırmasında Son Bulgular - #smrgSAHAF
0.00
Bilim ve dinin çeliştiğine, okul kitaplarından gazete haberlerine dek hepimiz tanık olmuşuzdur. Bu çelişkinin varlığı kafamızı karıştırsa da, bu karışıklığı giderici doyurucu yanıtlar, ne ailemizden, ne eğitim hayatımız boyunca ne de diğer kanallardan gelmiştir. Ve hep kafamızın bir kenarında bu çelişkiyi taşımışızdır. Son yıllarda bilimin ve dinin sulh olduğunu da yine medya aracılığıyla öğreniyoruz. Bilim ve dinin aynı şeyleri söylediğine ve aynı kapıya çıktığına dair çeşitli kitaplar ve haberlerse, birbiri ardına yayımlanıyor. Bir yanda bilimin ve dinin mutlu beraberliğini savunanlar ve destekleyenler, diğer yanda bilimin ve inancın birbirleriyle bağdaşmadığını savunanlar var. Hayatının kırk yılını temel parçacık fiziği ve astro-fizik alanındaki araştırmalara adayan Victor J. Stenger, ikinci gruptaki yaklaşımı benimseyenlerden. Evren ve onun yasalarının doğası ve kökenine ilişkin ampirik teoremleriyle söz konusu anlayışın karşısında duran Stenger, bir deneyci olarak maddenin ötesindeki dünyanın varlığına ilişkin savları, bu kitabında çürüttüğünü iddia ediyor. Ve medyanın, doğaüstü güçlerin varlığına ilişkin haberlerini, çeşitli bilimsel dergilerin yayımladığı yazıların doğru olmadığını söylüyor. Hayaletler ve mucizelerle ilgili anlatılan öykülerin, duanın etkisini kanıtlandığını söyleyen yazıların da, sadece bir savdan ibaret olduğunu anlatıyor.

Hawaii Üniversitesi'nderı emekli fizik ve astronomi profesörü, Kolorado Üniversitesi'nde felsefe profesörü olan Victor J. Stenger, "Bilim Tanrı'yı Buldu mu?" adlı kitabında, bilim ve çoğu bilim adamının, teist hipotezlerini çürüttüğünü savunuyor. Stenger, gazetelerin afyonuna, teokratik şarlatanların reklamına ve geleneksel teolojinin etkisindeki birkaç bilim adamının kuruntusuna, kılı kırk yararcasına karşılık verdiğini aktarıyor. Bilimin, bize ayrıcalık tanımayan ve gerçeği başka şekilde göstermemize izin vermeyen bir evrenle uzlaşmaktan başka seçenek sunmadığını da, cesaretle anımsatıyor. (Arka kapaktan)

Bilim ve dinin çeliştiğine, okul kitaplarından gazete haberlerine dek hepimiz tanık olmuşuzdur. Bu çelişkinin varlığı kafamızı karıştırsa da, bu karışıklığı giderici doyurucu yanıtlar, ne ailemizden, ne eğitim hayatımız boyunca ne de diğer kanallardan gelmiştir. Ve hep kafamızın bir kenarında bu çelişkiyi taşımışızdır. Son yıllarda bilimin ve dinin sulh olduğunu da yine medya aracılığıyla öğreniyoruz. Bilim ve dinin aynı şeyleri söylediğine ve aynı kapıya çıktığına dair çeşitli kitaplar ve haberlerse, birbiri ardına yayımlanıyor. Bir yanda bilimin ve dinin mutlu beraberliğini savunanlar ve destekleyenler, diğer yanda bilimin ve inancın birbirleriyle bağdaşmadığını savunanlar var. Hayatının kırk yılını temel parçacık fiziği ve astro-fizik alanındaki araştırmalara adayan Victor J. Stenger, ikinci gruptaki yaklaşımı benimseyenlerden. Evren ve onun yasalarının doğası ve kökenine ilişkin ampirik teoremleriyle söz konusu anlayışın karşısında duran Stenger, bir deneyci olarak maddenin ötesindeki dünyanın varlığına ilişkin savları, bu kitabında çürüttüğünü iddia ediyor. Ve medyanın, doğaüstü güçlerin varlığına ilişkin haberlerini, çeşitli bilimsel dergilerin yayımladığı yazıların doğru olmadığını söylüyor. Hayaletler ve mucizelerle ilgili anlatılan öykülerin, duanın etkisini kanıtlandığını söyleyen yazıların da, sadece bir savdan ibaret olduğunu anlatıyor.

Hawaii Üniversitesi'nderı emekli fizik ve astronomi profesörü, Kolorado Üniversitesi'nde felsefe profesörü olan Victor J. Stenger, "Bilim Tanrı'yı Buldu mu?" adlı kitabında, bilim ve çoğu bilim adamının, teist hipotezlerini çürüttüğünü savunuyor. Stenger, gazetelerin afyonuna, teokratik şarlatanların reklamına ve geleneksel teolojinin etkisindeki birkaç bilim adamının kuruntusuna, kılı kırk yararcasına karşılık verdiğini aktarıyor. Bilimin, bize ayrıcalık tanımayan ve gerçeği başka şekilde göstermemize izin vermeyen bir evrenle uzlaşmaktan başka seçenek sunmadığını da, cesaretle anımsatıyor. (Arka kapaktan)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat