#smrgSAHAF Arkeolojik Sualtı Kalıntılarının Konservasyonu -

Stok Kodu:
1199049818
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
180 s.
Basım Yeri:
byy
Baskı:
1
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
1. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199049818
435814
Arkeolojik Sualtı Kalıntılarının Konservasyonu -
Arkeolojik Sualtı Kalıntılarının Konservasyonu - #smrgSAHAF
0.00
Bu çalışmasının amacı arkeolojik sualtı kazılarından çıkartılan inorganik (metaller, taş, pişmiş toprak, cam) ve organik (ahşap, kemik, boynuz, deri, ip, doğal lifler, tekstil) kalıntıların sualtı ortamındaki bozulmalarının nedenlerini ve koruma uygulamalarının ne şekilde olması gerektiğini, kazısı yapılmış sitelerde kullanılan konservasyon metotlarının sonuçlarını değerlendirerek, ortaya koymaktır. Sualtı kalıntılarının bozulma nedenlerine kısaca değinildikten sonra, 1900'lü yıllardan günümüze kadar yapılmış sualtı kazılarından 50'ye yakın araştırmanın konservasyon sonuçlan incelenerek, uygulanması gerekli olan koruma yöntemleri ve birbirlerine olan üstünlükleri açıklanarak sonuca gidilmiştir. Ayrıca, araştırmanın sonunda uygun koruma uygulaması yapılmış sualtı kazılarından çıkartılan arkeolojik kalıntılarla, kara yerleşmelerinden ele geçen ve koruma kapsamına alınan eserlerin, karşılaştırması yapılmıştır.

Çalışmanın başlığındaki "sualtı" kelimesi tatlı ve tuzlu suyu çağrıştırmakla birlikte, bu çalışmada sadece deniz ortamı için (tuzlu su) kullanılmıştır. Yani göl ve nehir gibi tatlı su kaynaklarındaki kalıntılar değil, okyanus, deniz gibi tuzlu su ortamlarından çıkartılan arkeolojik kalıntıların koruması ile ilgilenilmiştir.

Konservasyonunun ne şekilde yapılması gerektiği araştırılar kalıntıların dönemi ise olabildiğince geniş tutulmuş, Prehistorik Çağlardan hemen hemen günümüze değin geçen süre içinde insanoğlu tarafından kullanılan belli başlı organik ve inorganik hammaddelerden yapılmış kalıntılar ele alınmıştır. arkeolojik ve etnografik kalıntıların yanı sıra yakın döneme ait savaşlarda (örn. II Dünya Savaşı) batan gemi, denize düşen uçak kalıntılarının da konservasyonlarının ne şekilde yapılması gerektiği konu kapsamına alınmıştır. (Girişten)

Bu çalışmasının amacı arkeolojik sualtı kazılarından çıkartılan inorganik (metaller, taş, pişmiş toprak, cam) ve organik (ahşap, kemik, boynuz, deri, ip, doğal lifler, tekstil) kalıntıların sualtı ortamındaki bozulmalarının nedenlerini ve koruma uygulamalarının ne şekilde olması gerektiğini, kazısı yapılmış sitelerde kullanılan konservasyon metotlarının sonuçlarını değerlendirerek, ortaya koymaktır. Sualtı kalıntılarının bozulma nedenlerine kısaca değinildikten sonra, 1900'lü yıllardan günümüze kadar yapılmış sualtı kazılarından 50'ye yakın araştırmanın konservasyon sonuçlan incelenerek, uygulanması gerekli olan koruma yöntemleri ve birbirlerine olan üstünlükleri açıklanarak sonuca gidilmiştir. Ayrıca, araştırmanın sonunda uygun koruma uygulaması yapılmış sualtı kazılarından çıkartılan arkeolojik kalıntılarla, kara yerleşmelerinden ele geçen ve koruma kapsamına alınan eserlerin, karşılaştırması yapılmıştır.

Çalışmanın başlığındaki "sualtı" kelimesi tatlı ve tuzlu suyu çağrıştırmakla birlikte, bu çalışmada sadece deniz ortamı için (tuzlu su) kullanılmıştır. Yani göl ve nehir gibi tatlı su kaynaklarındaki kalıntılar değil, okyanus, deniz gibi tuzlu su ortamlarından çıkartılan arkeolojik kalıntıların koruması ile ilgilenilmiştir.

Konservasyonunun ne şekilde yapılması gerektiği araştırılar kalıntıların dönemi ise olabildiğince geniş tutulmuş, Prehistorik Çağlardan hemen hemen günümüze değin geçen süre içinde insanoğlu tarafından kullanılan belli başlı organik ve inorganik hammaddelerden yapılmış kalıntılar ele alınmıştır. arkeolojik ve etnografik kalıntıların yanı sıra yakın döneme ait savaşlarda (örn. II Dünya Savaşı) batan gemi, denize düşen uçak kalıntılarının da konservasyonlarının ne şekilde yapılması gerektiği konu kapsamına alınmıştır. (Girişten)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat